MAYDANOZGİLLER (Apiaceae) familyasından kokulu otsu bitki. Raziyene olarak da bilinir. Anayurdu Güney Avrupa ve Anadolu’dur. Hoş kokulu tohumları için ABD’de, İngiltere’de ve Avrupa’nın ılıman kesimlerinde tarımı yapılır.
Türkiye’de doğal olarak yetişmesine karşın ekimi yapılmaz. Rezene çoğunlukla bir metreye kadar boy atan çok yıllık bir bitkidir. İpliksi bir görünüm sergileyen ince parçalı yaprakları vardır. Küçük ve sarı renkli çiçekleri şemsiyemsi salkımlarda toplanmıştır. Yeşilimsi ya da sarımsı kahverengi tohumları silindir biçimli ve hafif kıvrıktır, sırtında da beş yatık çıkıntı bulunur. Bunlar her ne kadar tohuma benzerse de, aslında botanik bilimi bakımından tohum değil, meyve olarak kabul edilir.
Tarihte rezene
Rezene klasik Yunanca’da Marath (w)on adını alırken (Maratuwo biçiminde yazılır) bir zamanlar adını verdiği Attika Ovası’nda bolca yetişirdi. Burası M.Ö. 490’da, Yunan komutanı Miltiades’in Pers saldırısını geri püskürttüğü ve er Pheidippides’in (diğer adı Ariston) zafer müjdesiyle Marathon’dan Atina’ya 40 km’lik koşuyu gerçekleştirdiği ovadır. Marathon sözcüğünde aynı zamanda, insanoğlunun ateşi keşfedip, yemek pişirmeyi buluşunun kökenindeki söylence vardır. Çünkü Prometheus, tanrılardan çaldığı içten içe yanan bu paha biçilmez nimeti, dev bir rezenenin içinde getirir.
En eski kültür bitkilerinden biri olan Rezene, Romalılar tarafından da iyi değerlendirilmişti. “Bir gladyatörün güçlü ve haşin olmasını istiyorsanız, yemeklerine rezene katın. Eğer o savaşır ve yenilirse ölüsüne rezeneden çelenk takın.” Uzun ziyafetler döneminde Romalı savaşçılar sağlıklarını korumak, kadınları ise şişmanlığı önlemek için rezene yerlerdi. Çünkü tohumları gaz söktürücü olarak kullanılan ve genç sürgünleri ise sebze olarak yenen rezene, koku vermek amacıyla da şekerleme likör, pasta ve ilaçlarda kullanılırdı. Sonradan bu uçucu yağ-katı yağ, sabun ve parfüm sanayinde de kullanılmaya başlandı.
Kullanım alanları
Rezene halk arasında gaz söktürücü, mideyi ve gözü kuvvetlendirici olarak kullanılır. Süt artırıcı etkisi sayesinde annelerin severek kullandığı rezenenin yaprağı, yara iyi edici, kökü ise idrar çoğaltan bir işleve sahiptir. Uçucu yağ ve katı yağ çıkarıldıktan sonra kalan küspe, yüzde 22 kadar albümin ve değerli enzimler taşıdığından çiftlik hayvanları için iyi bir gıdadır. Rezene kökü, sap ve yaprakları aroma ve dayanıklılık sağladığından, turşuculukta geniş ölçekte kullanılır. Bu etkileri eski Mısır ve eski Mezopotamya’da da bilinirdi. Nitekim rezene, eski Mısır ve eski Mezopotamya’da “Materia Medica”larında kayıtlıydı. Anglosaksonlar ise şeytana karşı olan gücü nedeniyle rezeneyi dokuz yararlı ottan biri sayardı. İmparator Şarl iyileştirici özelliklerinden ötürü 812 yılında rezenenin imparatorluk bahçesi için gerekli olduğunu söylemişti. Yine İngiltere Kralı II. Edward’ın doktoru olan Gaddesdenli John (1280 -1361) körlük tedavisinde, rezene ve maydanoz şarabı kullanılabileceğini gösterdi.
Yemek kültürleri içinde, rezene tohumları soslar, balık yemekleri ve ekmekte kullanılırken yeni sürgünleri kış salatalarında değerlendirilirdi. Özellikle Hint yemeklerinin sonunda rezene içeren bir çay, ağır besinlerin sindirimine yardımcı olduğundan tercih edilirken, Floransa’da kökü, çiğ olarak dilinip ya da rendelenerek salata ve sandviçlere konurdu. Bileşimindeki uçucu ve katı yağların yanı sıra, albüminli maddeler nişasta, provitamin, flavonlar, bergoptan ve storin içerikli cumarin bulunan rezene, iştahsızlık, sindirim zorlukları ve safra kesesi rahatsızlıklarına karşı etkisiyle, kronik mide mukoza iltihabına karşı başarıyla kullanılan bir bitkidir. Rezene çayı, bu bakımdan çok faydalıdır. Ayrıca iştah açıcı olarak yemeklerden yarım saat önce, sindirimi uyarmak ve şişkinliği gidermek için ise yemekten sonra, tatlandırılmadan tüketilmelidir.
Göz banyoları için ise 1-2 yemek kaşığı rezene tohumu havanda hafifçe ezilir, bir litre kaynar suyla haşlandıktan sonra, büyük bir havluyla baş örtülür ve gözler 5-10 dakika boyunca bu buhar banyosundan yararlandırılır. Rezene, bileşimindeki katı ve uçucu yağlar nedeniyle etkin olduğundan, bu banyo ısıtılarak ikinci kez, aynı amaçla kullanılabilir
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder