29 Şubat 2008 Cuma

İLGİNÇ OLAYLAR

Bir işçinin 600 tonluk press makinesinin arasından emeklemek suretiyle geçerek ucundaki 2450 santigratlık fırında sigarasını yakmaya çalışması. (Karabük Demir Çelik Fabrikaları) ·

Kurtarmaya gelen ambulansın suratınıza park etmesi. (E5 Otoyolu, Kumburgaz mevkii)·

Tıraş olurken berberin "rahatlatır" güdümlü, boynu aniden sağa sola çevirme hareketi sonucu, boynun kırılması. (Erzurum, Merkez Berber Salonu) ·

Kafasında mermer kırdırmaya çalışan medyatik karatecilerin travma sonucu ölümü (Esenler Karete Salonunda)

Kurban bayramında kaçan koçların boynuzları bir yerlerinize sokması sonucu ölüm (K.Maraş'ın Çoğulhan Kasabası)

Mideye kaçan sineği öldürmek için ağza şheltox sıkmak suretiyle ölüm(Istanbul/Sultanbeyli)

Bir arabaya 11 kişi binip viyadüğe uçmak (Molla Gürani Viyadüğü/Istanbul)

Katta olmayan asansöre binme teşebbüsü (Ali Kırca/Kuruçeşme'deki evinde; sadece yaralanma)

Balkona 50kişi çıkılması sonucu balkonun çökmesiyle oluşan toplu ölüm.(Dudullu'da bir Köy nişan töreninde)

Ormanda zehirli mantarları ailece yiyerek,? anaa ne güzel !!? deyip aksama evde ölü bulunan Türk ailesi (Datça'da)

Yatağındaki tahtakurusu veya bilumum haşaratı öldürmek için yatağı ilaçladıktan biraz sonra uykuya dalarak göçmek (Bodrum/Yalıkavak Köyü)

Elektrik direğine yaslanıp ayakkabısına kaçan taşı çıkartmak için ayağını silkelerken elektrik çarptığını sanan yardımsever bir laz tarafından kafasına kürek, kalas vb vurularak ölmek. (Rize/Ardeşen Kasabası/Tunca Köyü)

Denizcilik işletmesinin Gaziantep tankerinde gecen bir olay: Geminin üçüncü mühendisi kontrol için geminin buhar kazanına girer(kimseye haber vermemiştir). Daha sonra işgüzarın biri "niye bu kazan kapağı açık" der ve kapağı kapatır akabinde gemi sefere çıkar. (Kocaeli/Dilovası İskelesi)

Yolda mutlu mesut yürürken kafaya balkon düşmesi (Gene Dudullu'da)

İşkence sonucu intihara meyil gösterip ayakkabı bağcığı ile kendini asarak ölmek (Gayrettepe İstanbul İl Emniyet Müdürlüğü Nezarethanesi)

Para çekmek amacıyla girilen bankamatik gişesinde elektrik çarpması sonucu ölüm.(Ziraat Bankası, Bozcaada Şubesi)

Trafik kazasından yaralı olarak kurtarılıp, hastaneye kaldırılırken ambulansın kaza yapması sonucu ölüm. (Ülkemizin bir çok şehrinde sık rastlanan bir vaka)

işçi Ali, şaka olsun diye, Burhan'ın neticesine doğru hava tutar. Buna içerleyen Burhan, "öyle şaka olmaz böyle olur" diyerek hava tabancasını alır ve Ali'nin makatına sokar. Bağırsakları patlayan Ali hastane yolunda hakkın rahmetine kavuşur. (İstanbul, Ayazağa Sanayi Sitesi)

Nüfus sayımı nedeniyle bomboş olan otoyolda bir sayım görevlisinin bariyerlere girmesi sonucu ölümü. (TEM otoyolu Gebze mevkii) ·

Aynı iş yerinde biri gündüz bir gece vardiyasında olmak üzere çalışmakta olan baba oğuldan biri mobylette motor ile işe gitmekte diğeri ise bir başka mobylette ile eve dönmekte iken, yol üzerindeki sert bir virajda karşılaşmaları ve birbirlerine selam vermek isterken çarpışıp beraberce ölmeleri. (Konya, Meram Mahallesi)

Kafalar güzel bir şekilde TEM otoyolunda seyreden bir araçtaki beş kişinin; süper fm'de çalmaya başlayan oynak bir şarki sonrası aracı sağa çekmesi ve Otoyol da göbek atmaya başlaması sonucu ölüm. Daha da ilginci bu 5 kişiden 3'ünün ölümü ve üçüne de ayrı ayrı araçların çarpmış olması (Adapazarı/Hendek)

Eskiden anlatılan bir lunapark vakası: Parkın 2 kafadar gece bekçisi, uçan sandalye midir nedir işte onu çalıştırıp bir güzel kurulmuşlar. Bekçilerin ikisi de bütün gece kusarak hakkın rahmetine kavuşmuşlar. (Yıl:1971,yer:Göztepe Lunaparkı "Şimdilerde Göztepe Parkı'nın olduğu mevkii") Gönderen: Ceyda AKYOL

Kova Burçlular Buyrun...



Gurubunuz : Hava

Uğurlu gününüz : Pazar

Uğurlu sayınız : 4 ve 8

Uğurlu taşınız : Amatist, yeşim

Uğurlu renkleriniz : Koyu mavi, karışık renkler ve tonlar

Uğurlu çiçekleriniz : Hercai menekşesi, kartopu, kır çiçekleri

Uğurlu kokunlarınız : Sümbül, yasemin

Uğurlu müzik : Modern eserler

En bilirgin özelliğiniz : İşbirliği

En büyük emeliniz : İlerlemenizi sağlayacak imkanlar

En büyük hatanız : Başkalarını beğenme

En büyük arzunuz : Yardım

Kova burcu insanları insanlık sevgileriyle tanımlanırlar, bencil değildirler. Düş dünyasına dalmaz, gerçeklerle uğraşırlar. Dünyanın geleceği ile ilgilenirler, dünyayı daha iyi bir yer haline getirip kendilerinden daha kötü durumda olan kişileri kurtarmak isterler. Bu yüzden herkese yardım ederler. Irk, cinsiyet ve sosyal durumuna bakmaksızın herkesin aynı olanaklara sahip olmasını isterler. Kendilerini gerçeğe adamışlardır. Yenilik ve değişiklikten yanadırlar. Modern görüşlerine karşı inatçı ve sabit fikirli olurlar. Çekici olsalar da sıcak ve eğimli değildirler. Onlara yaklaşmak çok zordur, çünkü ne kadar dostça davranırlarsa davransınlar arada her zaman bir uzaklık bırakırlar.

Kişisel özellikleri onlar için o denli önemlidir ki bu yüzden en yakın kişilerini kesip atabileceği gibi, bunu uğruna her türlü özveride bulunabilirler. Basmakalıp düşünen insanlar anlaşılmaz davranışları yüzünden kovalarla çatışabilirler. belki ilkeleri sonuna dek savunmaları yüzünde onları sevimsiz bulabilirsiniz. Bu tavırları onları hiç rahatsız etmez, dahası hoşnut bile olabilirler. Özgün olma tutkuları nedeni ile bilimsel sanat yetenekleri olabilir. Kovar başkalarının düşündükleri ile ilgilenir fakat yine de kendi görüşlerini kolay değiştirmezler. Hayal güçleri sınırsız olmakla birlikte, düşünceleri bulundukları çağın ötesinde, akılcı ve sezgiseldir. Bilimsel bir kafaya sahiptirler dir, fakat bilim adamı olmayabilirlerdir.

Kovalar dik kafalı olur, kendilerinin dinleyenlerin ne demek istediklerini anlamadıklarını zannederle, kızarlar. Kova burcunu tanımlayan cümle "BİLİYORUM" DUR.

Evli kovaların bile kendilerine has bir özgürlükleri olması gerekir. Buda eşinin anlayışlı olup, onun tuzağa düşmüş duygusuna kapılmamasını sağlamasıyla olabilir. Bu yüzden kovalara aile yaşamı biraz zor gelir. Yalnız yaşamayı, her yönde hareket özgürlüğüne sahip olmayı e tutarlar.

Bilim adamı , öğretmen, yazar sosyolog, sosyal hizmetler, sosyal hizmetler, astrolojist, astronom, arkeolog, endüstri işçisi (TV veya elektronik dallarında) mucit olabilirler. Hava kuvvetlerinde ya da Birleşmiş milletlerde bir görev tam Kova insanlarına göredir. Bağımsızlık ve yaratıcılıklarını kullanabilecekleri işlerde zevkle çalışırlar. Basit, tekdüze işler onları çok sıkar. Niteliklerini insancıl işlerde daha iyi biçimde kullanırlar ve insanların koşullarını iyileştirmeye çalışırlar. Sıkıcı bir iş yaparlarsa harcanmış olurlar. Bu insanlar bilim adamı olarak doğmuşlardır. Çoğu zaman yeni bir şey keşfetmekle uğraşırlar. Bu da uzay, biyokimya, astronomi konusunda ya da eski uygarlıklarla ilgili olabilir. Boş zamanlarında değişik düşüncelerini ortaya koyacak işlerle uğraşırlar.

Kova'lar çocuklarının en az kendileri kadar özgür ve kendilerinden ileri, iyi eğitilmiş olmalarını isterler. Çocuklarla yaşlarından büyük konuları konuşup, onların tam anlayamayacağı şeyleri öğretmeye çalışırlar. Çocukları ile iyi ilişkiler kurabilirler. Kendi görüşlerini değiştirmemekle birlikte çocuklarının düşüncelerine değer verirler. Ailedeki diğer bireyler duygusal ise aralarında duygusal kopukluk hissedebilirler.

Kova çocukları akıllı olurlar. Yaratıcı güçleri alabildiğince erken ortaya çıkarılmalıdır. Müziği severler, flüt gibi bir alet çalmak isteyebilirler. Çabuk öğrenirler ve karneleri iyi olur. Dengeli çalışmayı öğrenmelidirler çünkü beğenmedikleri konulara hiç bakmayabilirler. Yetişkin Kova'lar gibi büyüleyici ama biraz kendilerini beğenmiş olurlar.

28 Şubat 2008 Perşembe

Mini Mini Toplar....


Malzemeler

2 su bardağı rendelenmiş havuç
2 paket ufalanmış bisküvi ( az gelirse ilave yapılabilinir)
1 çorba kaşığı tepeleme kakao
Biraz tarçın
1 su bardağı toz şeker
Üzeri için ; Hindistan cevizi

Yapılışı

Havuçları ve toz şekeri tenceremize alıp suyunu çekene kadar pişiriyoruz ve soğumaya bırakıyoruz,ufalanmış bisküvileri,kakaoyu,tarçını ekleyip yoğuruyoruz.Minik toplar yapıp hindistan cevizine buluyoruz servis tabağına alıp ve afiyetle yenmeye hazır....
Hepimizin bildiği ve severek yaptığı havuçlu topların içine dövülmüş ceviz veya fındık da çok yakışıyor...bilindik ama lezzetli bir tatlı...

Güldüren şikayetler..

Hastane hizmetleri ile sağlık konularının yer aldığı bir dergi yer Diyarbakır...

Devlet Hastanesi'nce çıkarılan dergide, doktorlara çeşitli şikayetlerini anlatan hastaların şiveli ve ilginç sözlerle dile getirdikleri şikayetler şöyle yer aldı:



'' Doktor bey bacaklarımda valiz (varis) var

Tansiyonum yukarı gelmeyi

Başım yani

Bende süpertansiyon var

Bizim çocuk ortalık derdine tutulmuş (Grip)

Yarım yarım öksürüyem

Bende Habitat B var mı? (Hepatit B)

Propostodan ameliyat oldum (Prostat)

İdralim ayni ayran gibi

Kanımda bi değişiklik hissediyom

Ara sıra kalbim çarpıştırıyor

Arakere çarpıntım oluyor

Kafamda bi çırlama var

Benim bağırsaklarım zehirli gaz yapıyo

Doktor bey benin şikayetim bir şu mıntıkadan, şu mıntıkaya kadar

Karnım gırıl gırıl

Boğazlarım gıdık gıdık gıdıklanıyi

Tüm tüy diplerim ağrıyo

Vücuduma vakitsizlik geliyor doktor bey (Halsizlik)

Nefesimi aşağıdan alıp yukarı veremiyom

Bugün bağırsaklarım sürekli kıvırıyo

Doktor bey ben zagor kullanıyom

Doktor bey 3 günde zor durdurdular benim tansiyonumu

İdrarımı yaparken zonklama oluyor

Damarlarımın içi yanıyor

Yaş 73 öbür taraftan çağırıler, ama gene de canım gitmek istemiyi

Dün gece çok yüreğim dövündü

Kanımda pörtüleşme var (Pıhtılaşma)

Midemde hıkır hırık baloncuklar oluşiyi

Bu gözümnen yukarı baktığımda önünden sanki incecik bi kıl geçiyor
ucunda da bi böcek var

Benim sinirlerim var

Nefesimi çeviremiyom

Doktor bey bunun tansiyonu geziyor (Karısını gösteriyor)

Kemiğim yanıyor

İçimde pırıltı var (Çarpıntı)

Vücudum rüzgarlanıyor

Kaburgalarım üşüyor

Bende kavator var mı? (Guatr)

Yay Burçlular Buyrun...

Gurubunuz : Ateş

Uğurlu gününüz : Perşembe


Uğurlu sayınız : 3

Uğurlu taşınız : Turkuvaz

Uğurlu renkleriniz : Mor, menekşe moru


Uğurlu çiçekleriniz : Leylak, salkım, mor menekşe

Uğurlu kokunlarınız : Nergis, menekşe, zambak

Uğurlu müzik : Pop müziği

En bilirgin özelliğiniz : Canlılık

En büyük emeliniz : Dünya çapında ün

En büyük hatanız : Alaycılık

En büyük arzunuz : Gezip, görmek



Yay burcu insanları, içtenlikleri ve iyimser yaşam görüşleri ile tanınırlar. Gençliklerinde dikkatsiz olup heyecanı severek yaşarlarsa da, geçmiş yanılgılarından en çok ders alan kişiler bu burçtan çıkar. Özgürlüklerine düşündürler. Ciddi işlerde ve felsefe konularında çok yararlı kişiler olurlar. Gençken geleneklere aykırı davranışlarda bulunurlar. Örneğin, herkesin resmi kıyafetle gittiği bir akşam yemeğine kazakla gidebilirler. Ülkücü fakat pratik insanlardır. Hayalci olmayan olumlu eylemler yaparlar. Kavrama yetenekleri çok gelişmiş olduğundan, beceriklilikler ininde katkısıyla ele aldıkları her işi başarıyla sonuçlandırırlar. Yay burcunu tanımlayan cümle "GÖRÜYORUM" dur.


Her zaman özgür olduklarını duymak isterler. Fiziksel (kapalı yerlerde) ya da duyusal (evlilik) olsun, özgürlüklerine karışılırsa altüst olurlar. Adildirler, başkalarını da savunmaya çalışırlar. Başkalarının duygularına önem vermezler, fakat kendileri içtendirler. İyi huylu, başkalarını incitmek istemeyen karakterleri olduğu hemen anlaşılır. Sporcu bir dış görünüşleri vardır. Gerçekte aha önemli olan entelektüel çalışmalar yerine, açık hava eylemlerini daha çok severler. Bütün açık hava sporlarından, özellikle binicililikten hoşlanırlar.


Yaylar bilmedikleri şeyleri araştırıp keşfetmeyi, edinmedikleri bilgileri daha sonra gerektiğinde kullanmak için depolamayı severler. Yabancı dil onlar için çekici bir konudur. Kendileri gibi ulaşılmaz gibi görünen bir konuyu ilgilerini toplar ve hedefe yaklaştıklarında yeni bir amaç üzerinde eskisini tamamlamadan çalışmaya başlarlar. Fiziksel olsun entelektüel olsun ,bilinmeyeni keşfetmeyi çok ekici bulduklarından gezmeyi yeni insanlar, yeni kültürler görmeyi çok severler. Sık sık uzun inceleme ve iş gezilerine çıkarlar. Yaşamlarında hep bir amaçları olur.
Yay'lar çok yönlü, aynı anda ilgilenebileceği birkaç konu olduğunda mutlu olan kişilerdir. Kendilerini yorgun hissediyorlarsa sıkılmışlar demektir; değişikliğe gereksinimleri vardır.



İyi konuşmacı olurlar. Tartışmayı ve birlikteliği severler. Sıcakkanlı, ateşli, çabuk öfkelenen insanlar olmalarına karşın kötülük düşünmezler. Bağışlayıcıdırlar. Alışkanlıklarını kolay değiştirirler. Gergin ve huzursuz insanlardır. Aptalca risklere atılır ama yaptıkları yanlışlardan ders almasını bilirler. Para konularına pek kafaları çalışmadığından paralarını iyi yönetemezler. Zamanlarının çoğunu kumar oynamakla geçirebilirler. Gereksiz zamanlarda çok açık ve direkt konuşur ve başkalarını dikkatsizce incitebilirler. Bazen yapamayacakları şeyler için söz verirler.

Bazı Yay'lar yalana yatkın olur ve dahası kendilerini bile aldatabilirler. Hileli işlere akılları yatkındır. Hareketliliği sever, bilgilerini kullanmaktan hoşlanırlar. Huzursuzluklarını kontrol altında tutmazlarsa hem kendilerini hem çevrelerindekileri mutsuz ederler.

Yay'lar geniş, çok odalı, ve bahçeli evleri severler. Evlerini dikkat çekici bir biçimde dekore ederler. Ev yaşamı ile çok ilgilenmez, çoğu zamanda gezide olurlar. Evde toplumda önder olmak isterler.

İyi bir öğretmen, profesör, yayıncı, düşünür, avukat, yorumcu, seyahat acentesi, haşif, sporcu, din adamı, kitapçı olabilirler. Durgun bir ortamı kolay kolay kabul etmezler. Entelektüel olmak ister, iyi bir öğrenim için gece okullarına bile giderler.


Genellikle çocuklarına iyi ve sıcakkanlı davranırlar. Aydın kişiler olduklarından çocuklarının ilgilerini iyi yönlendirebilirler. Çocukları ile okulda oynar gibi oynar, yeni eğlenceler bulurlar.


Bu burçta doğan çocuklar mutlu ve güler yüzlü olurlar. İyi kalpli, arkadaş canlısı, öğretmenleri ve arkadaşları tarafından sevilen çocuklardır. Her çeşit sporu ve hayvanları severler. Oyunda hile yapmamaları öğretilmelidir. Çok iyi öğrenci olurlar fakat disiplini pek sevmez ve kendilerini bağlanmış gibi hissederler. Oyunu çok severler.

27 Şubat 2008 Çarşamba

Bir Fincan Kahveye Vakit Ayırın....



Kavanoz ve 2 Fincan Kahve


Ne zaman hayatında bazı şeyler taşınamaz hale gelirse, ne zaman 24 saat kısa gelmeye başlarsa, o zaman mayonez kavanozu ve 2 Fincan Kahveyi hatırlayınız!


Bir gün bir Felsefe profesörü, elinde birkaç kutu olduğu halde derse gelir. Ders başladığında, hiçbir şey söylemeden, önüne büyükçe bir mayonez kavanozunu alır ve ağzına kadar tenis topları ile doldurur ve öğrencilere kavanozun dolup dolmadığını sorar;Öğrenciler ittifakla kavanozun dolduğunu ifade ederler, Bu sefer profesör önündeki kutulardan bir tanesinden aldığı çakıl taşlarını, çalkalayarak kavanoza döker, böylece çakıl taşları kayarak, tenis toplarının aralarındaki boşlukları doldurur ve öğrencilere tekrar kavanozun dolup dolmadığını sorar, onlar da 'evet' doldu derler, profesör bu defa masanın üzerindeki diğer kutuyu eline alır ve içindeki kumu yavaşça kavanoza döker. Tabii ki kumlar da çakıl taşlarının aralarındaki boşlukları doldurur. Ve tekrar öğrencilere kavanozun dolup dolmadığını sorar, Öğrenciler de koro halinde 'evet' derler.


Bu sefer profesör masanın altında hazır bekleyen 2 fincan kahveyi alır ve kavanoza boşaltır, Kahve de kumların arasında kalan boşlukları doldurur. Öğrenciler gülerler! Profesör öğrencilerin gülüşünü destekleyerek 'eveet' Diyerek; Ben 'Bu kavanozun sizin hayatınızı simgelediğini ifade etmeye çalıştım' Der.
Şöyle ki; Bu tenis topları hayatınızdaki önemli şeylerdir; aileniz, çocuklarınız, sıhhatiniz, arkadaşlarınız ve sizin için önemli olan şeylerdir.
Diğer şeyleri kaybetseniz de, bu önemli şeyler kalır ve hayatınızı doldurur.
O çakıl taşları ise daha az önemli olan diğer şeylerdir; işiniz, eviniz, arabanız vs.
Kum ise diğer ufak tefek şeylerdir.
'Şayet Kavanoza önce kum doldurursanız...' diye, anlatmaya devam eder, 'çakıl taşlarına ve özellikle de tenis toplarına (yeterli) yer kalmaz.
Aynı şey hayatımız için de geçerlidir. Vaktinizi ve enerjinizi ufak tefek şeylere harcar, israf ederseniz, önemli şeyler için vakit kalmayacaktır. .



Dikkatinizi mutluluğunuz için önem arz Eden şeylere çevirin. Çocuklarınızla oynayın. Sağlığınıza dikkat edin. Eşinizle yemeğe çıkın. Evinizin ihtiyaçlarını karşılayın. Öncelikle tenis toplarını kavanoza yerleştirin. Öncelikleri, sıralamayı iyi bilin.Gerisi hep kumdur.


Bu Ara Bir öğrenci sorar; 'Peki, O iki fincan kahve nedir?' Profesör gülerek: 'Bu soruyu bekliyordum,Hayatınız ne Kadar dolu olursa olsun, her zaman dostlarınız ve sevdiklerinizle bir fincan Kahve içecek kadar yer vardır !!!'

26 Şubat 2008 Salı

Oğlak burçlular buyrun...

Gurubunuz : Toprak


Uğurlu gününüz : Cumartesi


Uğurlu sayınız : 8


Uğurlu taşınız : Lal


Uğurlu renkleriniz : Kurşuni, koyu kahverengi


Uğurlu çiçekleriniz : Kara gül, kadife çiçeği, kamelya


Uğurlu kokunlarınız : Kamelya, çam


Uğurlu müzik : Folk müziği


En bilirgin özelliğiniz : İnat


En büyük emeliniz : Yükselmek


En büyük hatanız : Merak



En büyük arzunuz : Başa geçmek


Oğlak'lar ciddilik, tutuculuk ve güçlü iradeleri ile tanımlanırlar. Burçlar kuşağının en çok çalışan tiplerinden biri olup, başkalarının saygısını kolayca kazanırlar. Gerçek bir Oğlağ'ın iki temel özelliği, güvenilirliği ve dürüstlüğüdür. Çok gelişmiş bir görev duyguları vardır. Birine borçlu kalmaktan hoşlanmazlar. İki tip oğlak vardır. Biri yabani dağ keçisi olup taştan taşa zıplayarak dağın tepelerindeki daha yeşil otlara tırmanır; diğeri ise evcil keçi olup bir çevre içinde kendisine ayrılmış yeşilliklerle yetinir. Genellikle tutkulu insanlar oldukların kimseden geri kalmak istemez, ya başa baş lider ya öne geçerler. Çok iyi bir iş adamı olurlar. Oğlak kadınları eşlerinin (ve doğal olarak kendilerinin) yükselmeleri için ellerinden geleni yaparlar.


Evcil oğlaklar vadilerine bağlı kalır ve üzücüdür ki ve tüm tutkularına çalışmalarına arşın yarışmada çok ileri gidemezler. Akıllı iseler kendilerine güvenli ve dingin bir iş bularak yollarına giderler. Oğlaklar çok disiplinlidirler. Amaçlarına ulaşmak için dayanıklı bir biçimde çalışırlar. Güvenilir insanlardır. Onlara genellik paranızı ya da sırlarını verebilirsiniz. Hemen konuya girdiklerinde iyi konuşmacı olurlar.

Kendilerine karşı olan kişilerle alay ederler. Duygusuz olduklarından fazla maddeci görünebilirler. Eleştirici yönleri başkalarının başarısızlıklarını abartmalarına neden olur. Sosyal ya da ahlak düzeyini kendilerine eşit görmedikleri kişiler acırlar. Kendinden aşağı gördüğü kişilerle bir arada bulunmak zorunda kalırlarsa bu kez de kendilerine acımaya başlarlar. Kesinlikle gevşeyemezler, yakınlarına ve eşlerine karşıda diktatörce davranırlar. Uzun süreli arkadaşlıklar kurmazlar. Somurtkan, kolayca altüst olan kişilerdir.


Oğlaklar paraları konusunda çok dikkatli ama genellikle eli açık insanlardır. Gereksinimi olan kişiyi geri çevirmez, sıkıntıda olan birine yardım için kendi hedeflerinden bile vazgeçerler. Buna karşı bir teşekkür onlar için yeterlidir. Zor zamanlarında yardım elini uzatırsanız iyiliğinizi hiçbir zaman unutmazlar. Teşekkür etmek onara zor gelmesine karşılık yardımınız karşılığında bunu kesinlikle yaparlar. Oğlaklar çok bağlı kişilerdir. Bir kişiye inanır ve güvenirlerse ömür boyunca ona bağlı kalırlar.
Güçlü bir mizah yönleri vardır. Konuşmaları birkaç cümleyi geçmez ama kuru ve kısa cümleleri çok eğlenceli olabilir.



Geleneklerine çok bağlı kişiler olduklarından duygusal özgürlüğü anlamakta güçlük çeker, genç kuşaklarla pek geçinemezler. Genellikle yalnız insanlardır. Enerjilerinin büyük bölümünü mesleklerine yönelttiklerinden yaşamın birçok insancıl elemanından yoksun kalırlar.
Geleceği ayrıntılı bir biçimde planlayabilirler. Servet sahibi olmalarını engelleyebilecek her şeyi hemen bir kenara atar, bir adım geri gitmezler. Oğlak'ların zihinsel özellikleri soğuk ve hesapçı sözleriyle tanımlayabiliriz. Kolay kavrama yetenekleri yoksa da bir öğrendiklerini bir daha unutmazlar. Kuruntulu ve depresyona yatkın kişilerdir. Oğlak'lar insanlarla zor ilişki kurarlar. Bu ya utangaçlıklarından ya da işlerine aşırı bağlılıklarından ileri gelir. Buna karşın kendilerini yalnız hissetmezler. Oğlak burcunu tanımlayan cümle "KULLANIRIM"dır.




Oğlak'ların tutucu karakterleri evlerine de yansır. Sağlam ve iyi inşa edilmişse, eski evlerde oturmaktan rahatsız olmazlar. Gösterişi sevmez, yalnızca eşyalarının ölçülü, işe yarar olmasını isterler.
İyi bir matematikçi, politikacı, bilim adamı, mühendis, çiftçi, müzisyen, inşaatçı, mimar, dişçi ya da yönetici olabilirler. Güvenliğe , düzenli ve gelir getiren işleri severler. Çabuk zengin olma yollarına pek rağbet etmez, düzenli ve planlı hareket ederler.



Ailelerine karşı ciddi bir sorumluluk duydukları için aile bağları kuvvetlidir;ancak sevdiklerinden biraz uzak dururlar. Oğlak'lar, çocuklarının eğitim ve başarıları için birtakım zorluklar koyarlar. Çocuklarını övmez, kurallarına zaman zaman ezici olan buyruklarına körü körüne boyun eğmelerini isterler.Oğlak burcunda doğan çocukların müzik, tarih, arkeoloji, izcilik konularındaki ilgileri desteklenmelidir. Genellikle ciddi ve yaşıtlarından daha olgun olurlar. Çok kitap okur, kitaplarını da iyi korurlar.
Bir oğlak çocuğuna "ÇALIŞSAN DAHA İYİ YAPABİLİRDİN" derseniz bir sonraki karnesi iftiharla gelecektir.