30 Eylül 2008 Salı

BAYRAM GELDİ HOŞGELDİ SEFALAR GETİRDİ

ELVEDA EY ŞEHR-İ RAMAZAN Elvada,gelişin ayrı rahmet gidişin ayrı rahmet ne mutlu seni anlayana ve hakkıyla geçirene ,( o şanslı kullarından olmayı hepimize nasip etsin Rabbim)....


*Bayram ve çikolata ayrılmaz ikilim ,bayram tabiki sadece çikolata yemek için değil ama (bu çikolatalarda yemede yanında yat cinsinden anacım ) işin şakası bayramı hakkıyla geçirenlerden olalım ,büyüklerimizi ziyaret edelim ellerini öpelim ....



*Bizim evde her bayram mutlaka lokum olur (pek severiz sülalece lokumu,çikolatanın yerini tutmasada...) bayramımız lokum tadında ve yumuşaklığında geçsin,güleryüzü ve tatlı sohbeti elden bırakmayalım neşe içinde olalım ...




Bayramlar farlı manevi havanı estiği,huzurla dolduğumuz,dualarımızn kabul olunduğu mübarek günlerdir,

hayırlı bayramlar bayramımız mübarek olsun arkadaşlar,bayramdan sonra görüşmek üzere şimdi bayram ziyereti yapma zamanı :))

kendinize çok iyi bakın...






29 Eylül 2008 Pazartesi

Son İftar Soframız

Bu sofrayı Tijen ablalar için hazırlamıştık,üzerinden çok sofralar geldi geçti yayımlamak şimdiye kısmetmiş,
mübarek Ramazan ayı geldi gelecek derken arefe geldi ve bayrama kavuşuyoruz inşallah,dün akşam son sahurumuzu az evvelde son iftarımızı yaptık. Allahın izniyle böylesi güzel ve maneviyat dolu bir ayı hakkıyla geçiren kullardan olmayı becermişizdir (kendi adıma söylüyorum eminim sizler hakkını vermişsinizdir ).
Seneye tekrar bu güzel aya kavuşmayı ve güzel sofralarımızı paylaşmayı nasip etsin Rabbim...

Arefe gününü temizlik yaparak geçirdikten sonra son soframı ve menümü sizlerle paylaşmak istedim;

*Tavuk suyuna şehriye çorbası
*Kremalı kıtır tavuk
*Bulgur ve pirinç pilavı
* Etli nohut
*Zeytinyağlı taze fasulye (tarifi yakında)
*Zeytinyağlı biber dolması (tarifi yakında)
*Köfte
*Karışık kızartma
*Patlıcan salatası
*Kırmızı biber salatası
*ŞİP ŞAK ( KOLAY ) BİBER TURŞUSU
*Kahvaltılıklar
*Patlıcanlı etimekler (tarifi yakında)
*Üzüm suyu (ev yapımı misler gibi...)
*Turp salatası
*Kıtır ekmek (çorba için )
*Kakaolu tatlı
*Tulumba (ablam getirmişti ...)
ve bol tebessüm ,sıcak sohbet

daha ne olsun arkadaşlar bundan iyisi can sağlığı
Yarın bayram hepimizin bayramı mübarek olsun ....
Sevgiyle kalın !



28 Eylül 2008 Pazar

BAYRAM MÜJDESİ


Bayram günleri, günâhların affedildiği, birlik ve berâberlik duygularının pekiştirildiği, yoksulların sevindirildiği günlerdir.

Bayram günlerinde niçin sevinilir?Şüphesiz ki bayram günleri, dînî ve millî bakımdan çok önemli olan, milletçe hep birlikte huzûr ve sevinç içerisinde kutladığımız günlerdir .

Bayramların öncesindeki mübârek gün ve gecelerde günâhlar affedildiği için, müslümanlar bu zamanlarda sevinçli ve neş’eli olurlar,

Peygamber Efendimiz; “Ramazanın son günü Allahü teâlâ, oruç tutanları affeder” buyurunca, Eshâb-ı kirâm, “Yâ Resûl, o gün Kadir Gecesi mi?” diye suâl ettiler Bunun üzerine Peygamber Efendimiz buyurdu ki:“Bilmez misiniz ki, iş yapana, işi bitirince ücreti verilir”

Bir hadîs-i şerîfte de buyuruldu ki:(Bayram sabâhı müslümanlar, namaz için câmilerde toplanınca, Allahü teâlâ, meleklere; “İşini yapıp ikmâl edenin karşılığı nedir?” diye sorarMelekler de; “Ücretini vermektir” derlerAllahü teâlâ da; “Siz şâhit olun ki, Ramazân’daki oruçların ve namazların karşılığı olarak kullarıma kendi rızâmı ve mağfiretimi verdim Ey kullarım, bugün benden isteyin, izzet ve celâlim hakkı için istediklerinizi veririm” buyurur)

Bu mükâfatları bilen bir müslüman nasıl sevinmez ve bayram etmez ki? Bayram günleri neş’elenmek, sevinmek gerekir Tabîî ki Ramazân gittiği için değil,

Ramazân ayında tutulan oruçlar sebebiyle günâhlar affolduğu için, büyük sevâp ve ni’mete kavuşulduğu için bayram yapılıyor Böylece,

müslümanların bir arada sevinme ve kaynaşma günleri olan bayramlarla, İslâm toplumunun kültür mîrâsı olan güzel örf, âdet ve gelenekler nesilden nesile aktarılmış olur...

Bayram günleri, Peygamber Efendimiz (sallü aleyhi ve sellem) zamanından beri, husûsî bir şekilde kutlanmıştır

Bugüne kadar, bütün İslâm devletlerinde, müslümanların birbirleriyle kaynaştıkları, küs olanların barıştıkları, fakîr-fukarâ, garîp-gurabâ ve yetîmlerin sevindirildikleri, akrabâ ve tanıdıkların ziyâret edildiği bayram günleri, özel bir sûretle kutlanarak gelmiştirBilindiği gibi bayram günlerinde herkes, temiz giyinir Çocuklara yeni elbiseler alınır Fakîr, öksüz ve yetîmler sevindirilir

Ekseriyâ, Bayram namazından sonra kabirler ziyâret edilir, geçmişlerin, akrabâ ve dîn büyüklerinin rûhları için Kur’ân-ı kerîm okunur, duâ edilir ve sadakalar verilir Daha sonra da, âile büyükleri, dost, akrabâ, arkadaş ve tanıdıklar ziyâret edilir Çocuklar babalarının ve âile büyüklerinin, gençler de yaşlıların ellerini öperler İslâmiyetin izin verdiği ölçüler içinde neş’elenilir ve latîfeler yapılır

Hadîs-i şerîfte; “Allahü teâlâ, Ramazanda dört sınıf insan hariç, herkesin günahlarını affeder Bunlar; içki içmeye devâm eden, ana-babasına âsî olan, sıla-i rahmi terkeden, mü’min olmaktan ümîdini kesendir” buyuruldu

Eğer bunlar tevbe ederlerse, Allahü teâlâ onların günahlarını da affeder Ne mutlu günâhlardan sakınarak oruç tutanlara! Bunlar, asıl bayramı âhirette yapacaklardır...
Kaynak

26 Eylül 2008 Cuma

HAYIRLI KANDİLLER

Kur’an-i Kerim’in inmeye basladigi Ramazan ayinin yirmi yedinci gecesi Islam’da en kutsal ve faziletli gecedir. Kadir gecesi, içerisinde Kadir gecesi bulunmayan bin aydan daha hayirlidir. Kur’an-i Kerim de bu gecenin faziletini belirten müstakil bir sure vardir.Bu surede yüce Rabbimiz söyle buyurmaktadir:

“Dogrusu biz Kur’an’i Kadir gecesinde indirmisizdir. Kadir gecesinin ne oldugunu sen bilir misin? Kadir gecesi bin aydan hayirlidir. Melekler ve Cebrail o gecede Rablerinin izniyle her türlü is için inerler. O gece, tanyerinin agarmasina kadar bir esenliktir” (Kadir, 1-5)

Hangi Gecede Oldugu

Kadir gecesinin hangi gün oldugu konusunda birçok görüs ileri sürülmüstür. Ancak ümmetin büyük âlimlerinin çogunlugunun görüsü, Ramazan ayinin yirmi yedinci gecesi oldugu seklindedir.
O gece öyle bir gecedir ki Kur’an ayetleri Hz. Muhammed (s.a.v)’in kalbine inmeye basladigi gecedir.Islam, hiç bir zaman dis görünüsü benimseyen, sekle önem veren sekilci bir din degildir.

Bin aydan daha hayirli olan Kadir gecesini bugünkü anlasildigi sekilde “Bir gecelik ibadetle bütün günahlardan arinilacak” görüsü ancak muttakiler, inanmis samimi Müslümanlar için geçerlidir. Ancak böyle insanlarin o gecedeki ibadetleri makbul olur, ve Kur’an’in nazil oldugu o ilk manaya erisilebilir.
Kadir gecesini hatirlayip o geceyi imanla ve sevabini umarak geçirmek Islam’in saglam ve bir bütün olan terbiye metodunun bir yanini olusturmaktadir.

Kadir Gecesi Denilmesinin Sebebi
Bu geceye Kadir gecesi denilmesi seref ve kiymetinden dolayidir. Çünkü:
a) Kur’an-i Kerim bu gecede inmeye baslamistir.
b) Bu gecedeki ibadet, içerisinde Kadir gecesi bulunmayan bin ayda yapilan ibadetten daha faziletlidir.
c) Gelecek bir seneye kadar cereyan edecek olan her türlü hadiseler Allah Tesl’nin ezeli kaza ve takdiri ile ilgili meleklere bu gece bildirilir (Tecrîdi Sarih Tercemesi, VI, 312)
d) Bu gecede yeryüzüne Cebrail ve çok sayida melek iner.
e) Bu gece tanyerinin agarmasina kadar esenliktir, her türlü kötülükten uzaktir. Yeryüzüne inen melekler ugradiklari her mümine selam verirler.

Gizli Olmasinin Sebebi
Islam kaynaklarinda belirtildigine göre Allah Teala bir takim hikmetlere dayanarak Kadir gecesini ve onun disinda daha bazi seyleri de gizli tutmustur. Bunlar:Cuma günü içerisinde duanin kabul olacagi saat; bes vakit içerisinde Salât-i vusta; ilahi isimler içerisinde Ism-i Azam; bütün taatlar ve ibadetler içerisinde rizay-i ilahi; zaman içerisinde kiyamet ve hayat içerisinde ölümdür.
Bunlarin gizli tutulmasindan maksat müminlerin uyanik, dikkatli ve devamli Allah’a ibadet ve taat içerisinde olmalarini saglamaktir. Müminler bu geceyi gaflet içerisinde geçirmemeli, ibadet ve taatle degerlendirmelidir.
Ebu Hureyre (r.a)’in rivayet etmis oldugu hadisi serifte Peygamber Efendimiz (s.a.v) söyle buyurmustur:“Kim Kadir gecesini, faziletine inanarak ve alacagi sevabi Allah’tan bekleyerek ibadet ve taatla geçirirse geçmis günahlari bagislanir” (Buhari).
Kadir Gecesinde Neler Yapmaliyiz?
Kadir gecesini, namaz kilarak, Kur’an-i Kerim okuyarak, tövbe, istigfar ederek ve dua yaparak degerlendirmeliyiz.Üzerinde namaz borcu olanlarin nafile namazi kilmadan önce hiç degilse bes vakit kaza namazi kilmalari daha faziletlidir.
Bizlere bir ikram olarak sunulan bu kutsal Kadir gecesinde dualarimizdan insanligin huzuru, sevgi ve kardesligin saglanmasi ve devami için bizlere daha fazla güç,
Kazasi yoksa nafile kilar.Süfyan-i Sevri: “Kadir gecesi dua ve istigfar etmek namazdan sevimlidir.
Kur’an okuyup sonra dua etmek daha güzeldir” demistir (Tecrid-i Sarih Tercemesi, VI, 313).Hz. Aise (r.ah) söyle anlatiyor:
“Ey Allah’in Resulü! Kadir gecesine rastlarsam nasil dua edeyim? diye sordum. Resulüllah (s.a.v):“Allahümme inneke afüvvün tühibbü’l-afve fa’fu annî (Allah’im sen çok affedicisin, affi seversin, beni affet)” diye dua et, buyurdu (Tecrîd-i Sarih Tercemesi, VI, 314).Unutmayalim ki; özellikle bu gecede Tevvab olan Allah tövbelerimizi kabul edecektir.
iman vermesi için yakaralim.
Yalniz kendi sevdigimiz insanlarin degil,
bütün insanlarin sevgiye layik oldugunu animsayarak sevgide saglam ve cömert bir ruha sahip olmak için de yardim dileyelim.
Kaynak: al-islam.com

22 Eylül 2008 Pazartesi

2 SOBE BİRARADA....




***Sevgili cicişim papatyaprenses beni mimleyeli iki hafta oldu ben ancak cevaplıyorum,canım dostum hayallerimi sormuş (ki hepsini nerdeyse su gibi bilir sizler için sormuş olsa gerek:))

En büyük hayalim (artık kesin hayal olarak kalacak....) Edebiyat öğretmeni olmaktı,hayatta en sevdiğim ve bıkmadan yapacağım şeydir bildiklerimi başka birisine anlatmak (kuru kuruda değil hani öğretmen edasıyla,ciddiyetiyle...) öyle zevk alıyorum ki sanki o an hayalime kavuşmuş gibi oluyorum.

Kardeşlerim,komşumuzun kızları (ki onlarda kardeşlerim) bana bişeyler sorsun bende saatlerce anlatayım (hele Edebiyat ve Tarih olsun deymeyin keyfime ) zamanın nasıl geçtiğini bile anlamam bu kadar Edebiyat sevmeme rağmen kitap okuma konusunda oldukça eksiğim (utanarak söylüyorum belki de kırgınım kitaplara öğretmen olamadığım için...) kendimi toparlayıp okumalıyım artık çünkü Edebiyatı seven birisine yakışan bir hareket değil benim yaptığım. Ben bu hayalimle ilgili daha çok şey yazabilirim,bu kadar yeter şimdilik....


Eskiden hayaldi ama artık gerçek ,(hayal dedimse) gerçekleştirmek için okulumla,çevremle,bazı arkadaşlarımla,en önemlisi kendi nefsimle verdiğim mücadelenin sonucunda kavuştuğum,bazı insanları şaşıtmasına rağmen beni hiç şaşırtmayan ,40 yıldır böyleymişim edasıyla dolaştığım ,yapılması farz olan bişeyi yaptım.İyiki yaptım Rabbim herkese nasip etsin (ne olduğunu sormayın bilin ki çok güzel birşey amin deyin yeter canlarım...)

1-Blog yazmaya ilk ne zaman başladın?

1 Ocak 2008

2-Blog yazısı konularının belli bir çizgide olmasına özen gösteriyormusun?

Başta tariferim olmak üzere hoşuma giden herşeyi paylaşıyorum sizlerle, aynı şeylerden hoşalanan insanlarla aynı ortamda (sanalda olsa) birlikte olmak hoşuma gidiyor.Çizgilere fazla takılmıyorum anlayacağınız,hayat duruşuma uysun yeter,beni gülümseten ya da üzen şeylerin başka insanlar üzerinde de hemen hemen aynı etkiyi bırakacağını düşünüyorum içimden gelen şeyleri yazıyorum...
ne kadar doğru ne kadar yanlış bilemem...

3-Blog yazmayı ne kadar sürdüreceksin?

Blogum beni bırakana kadar :))

4-Blog yazmak senin için eğlenceli bir uğraşken şimdi artan bekleyiş yüzünden zorunlu bir hal almaya başladı mı?

Ben yazarken acayip eğleniyorum,yorularınızı okurken de öyle ne kadar çok insan sayfama uğramış ve bana bişeyler yazmışsa o kadar mutlu oluyorum blog yazmayı seviyorum artan bir bekleyiş olursa karşılamaya çalışırım kimse kimseden bişeyler beklemiyor bence ( biraz ara uzayınca merak ediyoruz birbirimizi oda sevgimizden olsa gerek)....
unutmadan blog beyin yorgunluğuna çok iyi geliyor şiddetle tavsiye edlir yorgun beyinlilere
(tabi burası da hayatın bir parçası olduğundan bazen can sıkıntısıda olmuyor değil ...)

5-Blog yazmak için gün içinde bazı şeylerden feragat ediyormusun?

Etmiyorum aslında, kendime ayırdığım vaktin içinde blog yazıyorum tamam bazen abartıyor olabilirim kabul ediyorum dalıp gidebiliyorum bu sanal dünyama napalım yani bizim eğlencemizde bu gecelere mi akalım ( töbe töbe mübarek günde..)
anlıyacağınız arada annemi kızdırıyorum ve tehtit ediliyorum bilgisayarın başına gömülmekle...

bende bu sobeleri sevgili Sofra Özlemi ablama ve sevgili arkadaşım Hansa'ya paslıyorum...
cevaplarsanız sevinirim canlarım hepinize hayırlı iftarlar diliyorum...


20 Eylül 2008 Cumartesi

AMCAMLARDA İFTAR ve NOHUT SALATASI...




Bu güzel sofrayı Gülcan yengem bizler için hazırlamıştı. Beraberce yapacağımız son akraba iftarımızıda böylece dün akşam gerçekleştirmiş olduk, inşallah seneye Ramazana kavuşmayı ve beraber iftarlar yapmayı nasip eder Rabbim.İki soframız vardı dün akşam yengem bizim için gayet güzel bir menü hazırlamıştı (bu sefer resmim bol çok şükür)....

*Mercimek çorbası
*Domates salatası
*İftariyelikler
*Fasulye kavurması
*Kırmızı biber salatası



Bu küçük soframız 8 kişilik hazırlanmıştı ( fakat 10 -11 kişi oturdu), Bu sofra yer sofrasıdır (Halenze Özlem ablaya duyurulur...





*Fırında püreli köfte (çok lezizdi bu köfte tarifi yakında yayımda ...)


*Pırasa dolması ( tavsiye ederim ....tarifi yakında)


*Üç renkli makarna (bu sefer yengem değişiklik yapmıştı makarna pişirmişti...)








*Nohut salatası


Malzemeler


2 su bardağı haşlanmış nohut


4-5 sap ince doğranmış taze soğan


1/4 demet iri ayıklanmış maydanoz


tuz,pulbiber,karabiber (birer çay kaşığı (silme)


2 yemek kaşığı zeytinyağı


1/2 limon suyu




Yapılışı:Karıştırma kabımızın içine nohutumuzu,ayıklanmış taze soğan ve maydanozumuzu ,baharatlarımızıve zeytinyağını ilave edip iyice karıştırıyoruz ve salatamız servise hazır ...


çok lezzetli hafif bir salata denemenizi tavsiye ederim...




Not:Bence ince ince doğranmış dereotuda ilave edilirse lezzeti biraz daha artar (papatya prenses duymasın:))






Son olarak tatlımız


* Şekerpare (tarifi yakında (resmi biraz karanlık çıktı ama tadı harikaydı...)








18 Eylül 2008 Perşembe

ÇİKOLATALI TOPLAR ve İFTAR MENÜLERİMİZ

Geçtiğimiz pazartesi akşamı Tijen ablamda iftardaydık,yeni evinde taze taze ağırladı bizi( güle güle oturmayı nasip etsin Rabbim dilediğin hayırlı herşey gerçek olsun, çok istediğin misafirine inşallah Allah seni yakın zaman da kavuştursun ablacım ) çok lezzetli yemekler yapmıştı bizler için resim yok fakat menüsünü ve babamın 40 yıllık arkadaşı Enver amcalar için bizim hazırladığımız menüyü paylaşmak istedim sizlerle;

Önce Tijen ablanın menüsü;

*Yayla çorbası
*Patlıcan oturtma
*Salçalı but
*Şehriyeli pilav
*Zeytinyağlı yaprak sarma
*Barbunya pilaki
*Mayonezli kırmızı lahana salatası
*Domates salatası
*Kahvaltılık
*Hurma
*(Benim yapıp götürdüğüm) Yalancı profiterol (tarifi yakında)

Şimi de bizim menümüz;
*Tavuk suyuna şehriye çorbası
*KARNIYARIK fırında ( ne zaman Enver amcalar yemeğe bizde olsa annem küçük bir tepsinin içinde yapar ve tepsiyle ona özel servis eder...)
*Milföylü baget
*Kıymalı taze fasulye
*Kahvaltılık (her nevi )
*Sebzeli pirinç pilavı
*Şekerpare ve Ekmek kadayıfı
Şimdide Ramzan ayının başında yaptığım çikolatalı toplarımın tarifine geldi sıra,arta kalanları değerlendirmek için ideal bir tarif (nereye çekersen oraya uyum sağlıyor ...)

Malzemeler 1 limonun kabuğu ve suyu
3 kaşık kakao
2 kaşık şeker
1 çay kaşığı tarçın
kalmış kek (sürünen yenilmeyen keklerimizi atıyoruz buzluğa zivan gitmesin dimi...)
1 kase galete unu (duruma göre azaltılıp,arttırılabilinir)
20 gr margarin (koymasanız da olur)
bulamak için;hindistancevizi

Yapılışı: Keklerimizi ufalayıp karıştırma kapımızın içine alalım, diğer malzemeleride ekleyerek yoğuralım ve hamur haline getirelim (bu aşama galete unu miktarını göz kararı ayarlayabilirsiniz ) ceviz büyüklüğünde toplar yapalım ve servis tabağımızın içine alalım 1 saat dolapta dinlendikten sonra servise hazırdır...

Bu çikolatalı topları gelibolu17-midedenkalbe 'nin ev sahibeliğini yaptığı “İftar Bereketi Etkinliği 2 “ ye,etkinlik tarifi olarak gönderiyorum, kolay gelsin gelibolu17 ...

Bende ilk etkinliğime böylece katılmış oluyorum ....

17 Eylül 2008 Çarşamba

Kırmızı Lahana Salatası...



Malzemeler
1 adet orta boy kırmızı lahana
5 yemek kaşığı yoğurt
2 yemek kaşığı mayonez
1 tatlı kaşığı vegeta
2 yemek kaşığı zeytinyağı
1 yemek kaşığı limon suyu ya da 1 yemek kaşığı elma sirkesi (ben limon kullandım)
Yapılışı:Yıkadığımız kırmı lahanamızı ince ince tahtada kıyıyoruz,kasemizin içine alıp limon suyunu ,zeytinyağını,vegetayı,mayonez ve yoğurdunu ilave edip iyice karıştırıyoruz.Servise hazır salatamız,kırmızı lahananın yoğurtla ve buluştuğundaki rengine bayılıyorum....
Baştan çıkarıcı bir renk ve tat,
Afiyet olsun,hayırlı iftarlar
Not:Bu salatayı papatya prenses için iftardan sonra çaya geldiğinde hazırlamıştım,afiyetle yemiştik....

15 Eylül 2008 Pazartesi

İFTAR SOFRAMIZ ve MENÜMÜZ...


Geçtiğimiz Pazartesi günü alt komşumuz Belgin ( babannem (aramızda bir espri) ... ) teyzelerde iftardaydık,güzel keyifli bir akşam geçirdik,bugün sizlere ilk iftar sofrası resmimi yayınlamak ve menüyü paylaşmak istedim umarım sizlere iftara hazırlık aşamasında faydam olur,
yemekleri de resimlemeyi unuttum neyseki bu sefer sofranın resmi var çok şükür....

geçelim babannemin menüsüne;
*Süzme mercimek çorbası
*Patatesli patlıcan oturtma
*Sebzeli güveç
*Şehriyeli pirinç pilavı
*Barbunya pilaki
*Yoğurtlu havuç salatası
*Kıvırcık salata
*Patlıcan salatası
*Kiraz kompostosu
*Hurma
*Kemalpaşa tatlısı
*Meyve
İşte menümüz böyleydi,afiyetle yedik yapanların ellerine sağlık, inşallah sizlere alternatif fikirler oluşturur bir daha ki menümüzde görüşmek üzere
afiyetle kalın
Hayırlı ve bereketli iftarlarımız olsun...

12 Eylül 2008 Cuma

HALAM VE AMCAMLARDA İFTARDAYDIK...

İlk iftarımızı geçtiğimiz pazar halamlarda yaptık, güzel bir akşam geçirdik halalar,amcalar,enişteler,yengeler,kuzenler hep beraberdik (22 kişiydik, eksiğimizde vardı hani ) soframızın resimlerini çektim çekmesine ama silindi malesef kalan bir resim var fakat çok kötü olduğundan göz zevkinizi düşünerek yayınlamıyorum,tatlının resmi fena değil onu koydum...
menümüzü sizlere fikir olması açısından yazmak istiyorum hatta iki menü yazıcam dün akşam da küçük amcamlardaydık resim çekmeyi bu sefer unuttum (unutmadığımda ne oluyo sanki)

önce Halamın menüsü;
*Yuvalama çorbası
*Şehriyeli pirinç pilavı
*Barbunya fasulyesi
*Göğüs şinitzel
*Fırında patates köfte
*Zeytinyağlı yaprak sarması
*Çoban salatası
*Yoğurtlu fasulye kavurması
*Peynirli sigara böreği
*Kahvaltılık
*Vişne soslu tavuk göğsü (Sadet ablam yapmıştı...)
*Cevizli baklava

Şimdi geçelim yengemin menüsüne;
*Beyaz Tarhana (bizim yöremize ait)
*Etli bezelye
*Fırında Patates
*PIRASALI ARNAVUT BÖREĞİ...
*Etli yaprak sarma
*Göbek salata
*Kırmızı biber salatası
*Ekşimikli Biber (bu da yöresel)
*Kahvaltılık
*Gül tatlısı
*Cevizli baklava

NOT: Vişne soslu tavuk göğsünün tarifini şu an vermedim inşallah bir vakit yazarım...

İşte menülerimiz böyleydi, inşallah fikir olmuştur sizlere
hepinize hayırlı iftarlar,
bereketli sahurlar diliyorum:))

11 Eylül 2008 Perşembe

ANNEMİN DOĞUM GÜNÜ VE CİCİ PASTAMIZ

Geçtiğimiz cuma günü (5 eylül) canım annemin doğum günüydü,canım arkadaşım PAPATYAPRENSES bir gece evvel bana çaya gelmişti, tabii ben onu bırakmadım ve bizde kaldı.Hiç uyumadan sabah 05:30 kadar oturduk[yazının burasında ben yani papatya müdahele ediyorum.efendim benim arkadaşım o saatte yattı biz en küçük cicişle sabah 10.30'a kadar muhabbet ettik],sahurumuzu yaptık çok keyifli bir gece geçirdik.Sabah uyanıp biraz keyif yapalım derken,dalmışız tv ye "Selena " izlemeye bir baktım saat beşe geliyor akşama az kalmış anneme pasta yapalım dedim çıkarttım malzemeleri bizim ciciş (annemin cicimi cici kızı) tutturmasın mı ben yapıcam cicimin pastasını diye iyi o zaman yap dedim ,Aysultan'ın mutfağında Papatya Prenses başladı pasta yapmaya,mikserimizi bozup çoktan attığımız için baya bir zor oldu kekimizi çırpmamız,ama zoru başardık ve sonunda hoş bir pasta yaptık.
Ellerine sağlık canım Papatyam sana Bedia ve Fatma teyzeme,Hilal e güzel bir akşam geçirmemize vesile olduğunuz için çok teşekkür ederim...

Ayaklarınıza sağlık,

22 SENE EVVEL BU DÜNYAYA İYİKİ SENİN KIZIN OLARAK GELMİŞİM,

MUTLU,HUZURLU,SICACIK BİR YUVADA BÜYÜMEMİZE VESİLE OLDUGUN İÇİN,

SEVMEYİ,SEVİLMEYİ,YENİLMEMEYİ ÖĞRETTİĞİN İÇİN,

LEZZETLİ ELLERİNLE YAPTIĞIN CANIM YEMEKLERİNLE BESLEYİP BÜYÜTTÜĞÜN İÇİN,

HATAMLA,GÜNAHIMLA,EKSİĞİMLE SEVDİĞİN İÇİN,

ÜÇÜMÜZÜ DE ÇOK GÜZEL YETİŞTİRDİĞİN İÇİN,

ANNEM OLDUĞUN İÇİN ,

RABBİM BİZİ SANA EVLAT ,SENİ BİZE ANNE OLARAK GÖNDERDİĞİ İÇİN,

RABBİME ŞÜKÜRLER OLSUN,

SANADA ÇOK TEŞEKKÜR EDERİM ANNECİĞİM

SAĞLIKLI,MUTLU,HUZURLU,HEP BERABER NİCE YAŞLARA ULAŞMANI ALLAH'DAN DİLERİM...

SENİ ÇOK SEVİYORUM ,MİSS KOKULU YANAKLARINDAN KOCAMAN ÖPÜYORUM ANNEM...

Uzatmış olabilirim arkadaşlar inşallah sıkmamışımdır sizi,lafın özü arkadaşlarımla,teyzelerimle,annem ve kardeşlerimle çok keyifli bir akşam geçirdik...inşallah seneyede kavuşup tekrarını yaşamayı Rabbim nasip eder...

Hayırlı iftarlar...

****
Eveeett yazının içinde bu kadar benden(papatya prenses yani) bahsedilir de ben bu yazıya pat diye lodoslama atlamaz mıyım,atlarım:) Efendim cicişimin anlattığı üzre onlara çayıp gidip,yüzsüzlük edip sahura birde üstüne ertesi fün iftara kalınca dedimki ciciannemin pastasını ben yapmalıyım. Tam istediğim gibi olmadı,malesef mikserimiz bozulduğu için. İnşallah seneye daha enfeslerini yaparız:) Önce tarifi paylaşayım:

Malzemeler:
4yumurta
3fincan toz şeker
1fincan kaynar su
3fincan un
1paket kabartma tozu
1tepeleme yemek kaşığı kakao

Üzerine:
2,5bardak süt
Yarım bardak toz şeker
Yarım bardak nişasta
1tepeleme yemek kaşığı margarin
1paket vanilya
1bardak sütle çırpılmış krem şanti

1paket çikolata sosu+2,5bardak süt

Yapılışı: Önce pandispanyayı yapıp fırına atıyoruz. Normal şartlarda bu ölçüyle iki katla bir pasta olması lazımdı ama biz elle çırptığımız için ikiye bölmedik tek katlı bir pasta yaptık.
Sonra kremayı yapmak için tencere şeker ve nişastayı alıp karıştırıyoruz,üzerine sütü ilave edip ocağın altını yakıyoruz. Kremamız iyice kıvam alıp kaynadıktan sonra altını kapatın,margarin ve vanilyayı ilave edip çırpıyoruz. Bir tarafdan da cici kardeşinize krem şantiyi çırptırıyorsunuz:) Krem şantinin içinden pastanın üzerine süs yapcak kadar ayırıp gerisini krema ılınınca içine ilave edip tekrar çırpıyoruz. Pandispanyayı servis tabağına alıp üzerine kremayı buluyoruz. Bir yandan da çikolata sosunu pişiriyoruz. Biraz ılınınca onu da kremanın üzerine bir güzel yayıp akıtıyoruz. Dolaba kaldırıp soğumasını bekliyoruz. Soğuduktan sonra şantiyle arzu ettiğimiz gibi süslüyoruz.

Bir tavsiyem var siz bunları cicianneniz uyurken yapın da süpriz olsun,bizimki gibi kadıncağız uyandıktansonra aklına gelip gözünün önünde yapmayın:D

cici annem

Efendim biz bir de o gün ciciannemin isteği üzerine simit yaptık yani yaptım:) Ciciannem ve Hakim amcama jest olarak ikisinin baş harflerini hazırladım:) Umarım ikisinin de hoşlarına gitmiştir. (gerçi biliyorum gitmiştir ama olsun:P) Ya Rabbim ne şımarık bir cicikızım ben böyle:)
Neyse efendim bu yazı aldı başını gitti,simidin tarifini bir başka zaman aysultanım verir inşallah...

Bu arada unutmadan:

CİCİANNECİM SENİ ÇOK SEVİYORUM,İYİ Kİ DOĞDUN,İYİ Kİ SİZLERİ TANIDIK:) NİCE BERABER HUZURLU VE MUTLU YILLARA!

10 Eylül 2008 Çarşamba

BULGUR KÖFTESİ

Dün akşam iftara misafirlerimiz vardı,kalabalık bir aile iftarıydı,halalar,amcalar,enişteler,yengeler,kuzenler hep beraber keyifli bir akşam geçirdik,bende sizlere sunmak için resimleyecektim soframı ama nerde o hengamede arada kaynadı yemeğin ortasında geldi aklıma ama iş işten geçmişti artık bende menümü paylaşmak istedim fikir olsun sizlere diye,
neyse akşama misafirlerimiz var ben hala burdayım biran önce işimi bitirip çıkmazsam fenaa olucak annem yakıcak beni fazla uzatmadan menümüze geçelim;

*Süzme mercimek çorbası
*Yıldız Şehriye Pilavı
*Fırında biber dolması
*Sebzeli tavuk kuşbaşı
*Her nevi kahvaltılık
*Ayvar (yakında tarifi (daha önceden resimlemiştim ) gelicek)
*Siron
*Kadayıf dolması (fındıklı)
*Yalancı Profiterol
*Meşrubat
*Tulumba tatlısı
İşte bu kadar ağzımızın tadı hiç bozulmasın inşallah geçelim tarifimize;


Malzemeler

1 su bardağı ince bulgur
3 - 4 kaşık un
tuz,
Sosu için;
2 kaşık domates salçası
1 -2 tatlı kaşığı pulbiber
2 orta boy soğan
1/2 su bardağı sıvı yağ,3 diş dövülmüş srmısak

Yapılışı:Ayıkladığımız bulgurumuzu kaynar suyla üzerini bir parmak geçecek şekilde ıslatıyoruz ve şişmesi için bir kenara alıyoruz.Diğer taraftan soğanlarımızı ince ince kıyıp tenceremize alıyoruz,sıvıyağını ilave ederek kavuruyoruz,salçasını,pul biberini de ekleyip biraz daha kavuruyoruz ve altını kapatıyoruz.Şişen bulgurların üzerine unumuzu ve tuzumuzu serpip yoğurmaya başlıyoruz (gerekirse un takviyesi yapabilirsiniz) ele fazla yapışmayan bir hamur olması gerekiyor,bir kaseye su koyup elimizi ıslatarak küçük köftecikler yapıyoruz ve bir tepsinin içinde hafif unlayarak biriktiriyoruz.Tenceremizin içine su ,1 kaşık sıvıyağ,1 çay kaşığı kadarda tuz atarak kaynatıyoruz ve içine köftelerimizi atıp haşlıyoruz,Haşlanan bulgur köftelerini servis kasemize alıp üzerine sosunu döküyoruz ve ince kıyılmış maydanozla süsleyerek servis ediyoruz.
İftar sofralarında aparatif olarak iyi oluyor (fazla yenmediği takdirde aksi halde bulgur raharsız edebilir...)
Ben bu köfteleri sevgili cicişlerim (papatya prenses'im) bize çaya geldiğinde hazırlamıştım kısmet bugüneymiş...
NOT:Hatice teyzemin ve Aysun'un kulakları çınlasın onların tarifidir bu köfte...

8 Eylül 2008 Pazartesi

Ne Bekliyorsunuz Kalkın Ona " SEVDİĞİNİZİ" Söyleyin...





Öğretmen, yetişkin sınıflardan birisine şöyle bir ödev verir:
- "Sevdiğiniz birine gidin ve ona kendisini sevdiğinizi söyleyin."
Bir sonraki dersin başında ise öğrencilerden birisi söze şöyle başlar:
- Geçen hafta bize bu ödevi verdiğinizde size sinirlenmiştim. Bu sözleri söyleyebileceğim hiç kimsenin olmadığını düşünüyordum.

Eve giderken bir anda yüreğimin sesine kulak verdim. İşte o zaman kime "Seni Seviyorum" diyeceğimi anladım.
Bundan beş yıl önce babamla aramızda bir tartışma geçmişti ve o günden bu yana bu sorunu çözememiştik. Önemli aile toplantılarının dışında birbirimizi görmemeye çalışıyorduk ve hemen hemen hiç konuşmuyorduk.
Eve vardığımda babama kendisini çok sevdiğimi söylemeye hazırdım. Bu kararı almak bile üzerimden büyük bir yük kaldırmıştı.
Saat 15:30'da annemle babamın evinin kapısını çaldığımda kapıyı babamın açması için dua ettim. Çünkü kapıyı annem açarsa kendimi tutamayıp, ona kendisini sevdiğimi söylemekten korkuyordum. Fakat Allah yardım etti ve kapıyı babam açtı.

Hiç zaman kaybetmeden eşikten adımımı attım ve :
- "Baba, buraya seni sevdiğimi söylemeye geldim" dedim.
Babam sanki bir anda başka bir adam olmuştu.
Yüzündeki ifade yumuşadı, kırışıklıklar yok oldu ve ağlamaya başladı. Kollarını açtı, beni kucakladı ve bana :
- "Ben de seni seviyorum oğlum, ama bunu hiçbir zaman dile getirmedim" dedi.

Fakat sizlere asıl anlatmak istediğim esas nokta bu değil. Babamı ziyaretimden iki gün sonra babam bir kalp krizi geçirdi ve hala hastanede. Şimdi yaşam savaşı veriyor.

Şimdi sizlere şu mesajı vermek istiyorum:
- "Yapmanız gerektiğine inandığınız hiçbir şeyi ertelemeyin. Ya babama olan sevgimi ifade etmek için hala bekliyor olsaydım? Yapmanız gerekeni hemen yapın, hiç beklemeden...
Alıntıdır..

Ne güzel bir tavsiye "Yapmanız gerekeni hemen yapın, hiç beklemeden..."
evet beklemeyin ya sevdiğimizi söyleyemeden ölürsek veya sölemek istediğimiz kişiyi kaybedersek içinden geldiği gibi yaşamalı insan çok sevdim bu hikayeciği sizlerle paylaşmak
istedim inşallah sizde seversiniz...

Hayırlı günler sevgiyle kalın
şimdi kalkıp uzun zamandır sevdiğinizi söylemediğiniz ama canınızdan çok sevdiğiniz birisine SENİ SEVİYORUM deyin ne kaybedersiniz ki bu mübarek ayda bir gönlü hoş etmenin mutluluğuna ve sevabına kavuşursunuz sadece ...

6 Eylül 2008 Cumartesi

VİŞNE KOMPOSTOSU

Malzemeler
1/2 kilo vişne (dondurulmuş vişne )
1 kase tozşeker (ağız tadınıza göre azaltıp arttırabilirsiniz)
1 litre su
Yapılışı:Yıkayıp ayıkladığımız vişnelerimizi tenceremize alıyoruz,suyunu ve şekerini ilave edip kaynayana kadar harlı ateşte,kaynadıktan sonra kısık ateşte vişnelerimiz pişene kadar kaynatıyoruz.Soğuduktan sonra İftarda afiyetle yenmeye hazırdır...
(İsterseniz tel süzgeçten geçirip meyve suyu olarakda tüketebilirsiniz)
miss gibi ev yapımı komposto gibisi var mı ? bence yok
Uzmanların dediği gibi komposto iftarda tüketilmesi gerekli bir besin hem besleyici hem lezzetli
Not:Resim kalitem düşük kusura bakmayın lütfen...

4 Eylül 2008 Perşembe

ŞİP ŞAK ( KOLAY ) BİBER TURŞUSU

Malzemeler

1/2 kilo acı veya tatlı sivri biber ya da tatlı köy biberi
3 - 4 su bardağı üzüm sirkesi
6-7 diş sarmısak

Yapılışı:Biberlerimizi yıkayıp ocağın üzerinde közlüyoruz.Közlenmiş biberleri biraz temizledikten sonra çatalla bir iki yerinden boydan boya yarıyoruz ve kasemizin içine alıyoruz içine dövülmüş sarmısağımızı ve sirkemizi ilave edip iyice karıştırıyoruz.
işte bu kadar şip şak turşumuz afiyetle ve iştahla yenmeye hazır,gerçekten hem çok pratik hem lezzetli oluyor (acil turşu isteğini bastırmak içinse bire bir),
denemediyseniz bugüne kadar mutlaka deneyin derim ben
huzurlu akşamlar...

3 Eylül 2008 Çarşamba

EKŞİLİ KÖFTE







Malzemeler:
300 gr. kıyma
2 adet kuru soğan
2 yemek kaşığı pirinç
2-3 adet orta boy patates
2 adet orta boy havuç
4 yemek kaşığı un (1 kaşığı terbiye için )
1 adet yumurta
1 adet limonun suyu
1 çay bardağı sıvıyağ
1 adet et suyu tableti
Tuz
Karabiber



Yapılışı: Havuçların kabuklarını kazıyıp küp küp doğrayın, patatesleri de soyup küp küp kesin.
8 -9 su bardağı kadar suyu derin bir tencereye alın. 1 çay bardağı sıvıyağını,havuç ve patatesleri ekleyip hafif yumuşayana kadar 6-7 dakika kaynatın.Soğanı rendeleyin. Kıyma, pirinç, tuz ve karabiber ile karıştırarak iyice yoğurun. Kıymadan fındık büyüklüğünde parçalar alıp avucunuzun içinde yuvarlayarak minik misket köfteler yapın, un koyduğunuz bir tepsinin içine atın (Köfteler iyice unlanmış olmalı) köfteleri kaynayan karışıma ekleyip 6-7 dakika daha kaynatarak tencerenin kapağını yarım kapatın ve ocağın altını kısın. Kısık ateşte köfteler yumuşayıp,sebzeler iyice pişene kadar ağır ağır pişirmeye devam edin.Terbiyesini yapmak için;Limon suyunu ,1 kaşık unumuzu ve yumurtayı birlikte bir kasede iyice karıştırın. Bu karışıma çorbanın suyundan azar azar 1 kepçe kadar ilave edin ve iyice karıştırın. Hazırladığınız terbiyeyi yavaş yavaş iyice karıştırarak çorbaya ilave edin.İstediğiniz miktarda tuz, karabiber,pulbiber, bir yemek kaşığı kadarda sıvıyağ ilave ederek lezzetlendirin 5 -6 dakika daha pişirip altını kapatın.ekşili köfteyi sıcak sıcak servis tabağına alın ve afiyetle yiyin....
Hem çok besleyici hem lezzetli bir çorba biz sık sık yaparız
özellikle Ramazan'da iftar menülerinde çok güzel,doyurucu bir başlangıç yemeyi (çorba) oluyor tavsiye ederim...
Hayırlı Ramazanlar ,Bereketli iftarlar ve sahurlarımız olsun inşallah...