13 Ocak 2008 Pazar

Aşk dediğin..

Aşk dediğin beklemektir Ey Sevgili!

Kays gibi Mecnun olana kadar, Hz. Yakup gibi aydınlığa hasret kalana kadar beklemek bekleye bekleye gözden olmak, sözden olmaktır.

Ve beklemek dünyanın en asil eylemidir, eğer beklenene değecekse. Bilesin!





Aşk; yanmaktır Ey Sevgili!

Yanıp kül olmaktır, Kerem gibi Aslına ermektir. Ateşin ortasına hesapsız girmektir İbrahim misali. Ki onun gönlünün yangınıdır ateşi gülistana çeviren.

Ki yanmak insanı kurtarır hamlıktan çiğlikten. Hem ne diyordu şair; "Yanmışın halinden ne bilsin ham/ Sükut gerektir bize gayrı vesselam..

Gözlerinden ayrı geçen her an yanmaktayım. Bilesin!





Aşk; bedel ödemektir Ey Sevgili!

Bülbül, gonca gülü görebilmek için her seher uyanık olmak ve güle ulaşmak için yüreğini gülün dikenine asmak, kanını akıtmak zorundadır.

Ya ben yüreğimi nereye asayım Ey Sevgili. Çünkü Aşk bedel ister, külfetsiz nimet olmaz. Beklemek bedel ödemekse eğer hâlâ ödüyorum o bedeli. Bilesin!





Aşk; vazgeçmektir Ey Sevgili!

Mecnun gibi aklından, Kerem gibi bedeninden vazgeçmek. Yardan gayrısından, cümle cihandan vazgeçmek.

Yemeden, içmeden, uykudan uyanıklıkdan ve vazgeçmekten bile vazgeçmektir gün gelince.

Senin için senden vazgeçmişim. Bilesin!





Aşk; bilmektir Ey Sevgili!

Bir tek yârı bilmek, onu candan daha aziz bilmektir. Ondan gayrı bildiklerinin hiçbir şey olduğunu dünyanın onunla mana bulduğunu bilmektir.

Onun selamı ile gelen bela olsa Eyvallah diyebilmektir.

Kızmana, gülmene, gelmene, gitmene hepsine Eyvallah. Bilesin!





Aşk; susmaktır Ey Sevgili!

Onun güzelliğini, iyiliğini tarif etmeye gücün yetmediği an susmaktır. Kelâmın, kalemin, sözün tükendiği yerde, manayı sessizliğe yükleyip susmaktır.

Artık sustum Ey Sevgili. Bilesin!

Aşk dediğin susup beklemektir,

Aşk dediğin....

Alıntıdır
Mustafa TÜRKASLAN

Akrep burçlular buyrun...

Gurubunuz : Su
Uğurlu gününüz : Salı
Uğurlu sayınız : 9
Uğurlu taşınız : Topaz
Uğurlu renkleriniz : Canlı kırmızı, siyah
Uğurlu çiçekleriniz : Kırmızı karanfil, hanımeli, ateş çiçeği
Uğurlu kokunlarınız : Misk, manolya
Uğurlu müzik : Marşlar ve canlı parçalar
En bilirgin özelliğiniz : Karanlık
En büyük emeliniz : Zenginlik
En büyük hatanız : Merhametsizlik
En büyük arzunuz : Ömür boyu güven



Akrep burcu kişilerini tanımlamak çok zordur, çünkü her zaman uç noktadadırlar. Onlar için yarım ölçü yoktur. İstekleri ile(özellikle cinsellik konusunda) tanımlanırlarsa da yaşamın her alanında tutkuları vardır. Akrep burcunu tanımlayan cümle,"ARZULUYORUM"dur. Bu yüzden hiçbir şeyi yarım bırakmaz, tam yaşarlar. Yaşama güçleri kadar fiziksel güçleri de kuvvetlidir. Her an patlamaya hazır yanardağ gibidirler. Akrep'lerin güçleri gözlerinden okunur. Mimiklerini kontrol altında tutsalar bile bakışları ile sevgilerini ya da nefretlerini aktarabilirler. Kızgın bir Akreb'in gözleri bir Aslan'ı bile yolundan döndürebilir. Duygularına kapılırlarsa tehlikeli olabilecekleri için hareketlerini sürekli şekilde mantık kontrolü altında tutmaya çalışmalıdırlar. Bu burçtan en iyi ve en kötü insanlar çıkabilir. İlkeleri"ya hep ya hiç"tir.


Ukala, kendini beğenmiş ve iki yüzlü insanları sevmez, bu tipleri aşağılamaktan zevk alırlar. Biraz patavatsız ve kaba kişiler olup, acı konuşurlar. Uzlaşmaya yanaşmaz, görüşlerinin doğrultusunda giderler. Akrep'ler sevilmemekten korkmazlar ama dikkate alınmak isterler. Görüşlerini kabul ettirme konusunda çatışmaktan ve onaylanmamaktan çekinmezler.
Kuşkucu olduklarından kolay inanmazlar, fakat inandıklarını sonuna kadar savunur, ödün vermezler. kendilerinden başkasına güvenmez, yeni düşünceleri kolay kabul etmezler. Nefret ve eylemleri gerçeğe değil kişisel nedenlere dayanır.


İstediklerini elde etmek için kullandıkları taktikler dolambaçlı ve acımasızdır. Kedilerine adaletli davranmadığını hissederse öç alabilmek için ellerinden geleni yapan vahşi yaradılışlı kişilerdir.
Akrepler işlerini tek başlarına yapmayı sever, bunu da başarırlar. Gösterişi sevmedikleri için başkalarının onun yaptığı işi bilmesi önemli değildir. Yeter ki kendini bilsin. Yaşam onlar için ciddi bir iştir. Sabır ve özenle çalışır, hedeften şaşmazlar. Engellerini nasıl aşabileceklerini sezer, fiziksel dayanıklılıklarının yardımı ile iş bitinceye kadar bırakmazlar ve yaşama doğmaktan başka borçları olmadığına inanırlar.
Akrepler kendilerini kandırmaz, gerçekle acı olsa yüz yüze gelmekten kaçınmazlar. Karşılarındakinin zayıf yanını keşfettikleri zaman zorlanırlarsa bunu silah olarak kullanmaktan çekinmezler. İnandıklarını açıkça ve acı biçimde söylediklerinden çok düşman kazanırlar.


Bütün basitliklere yatkın, habis, kanuna karşı kişiler olabilir, iyiye ve doğruya yalnız kendilerinin karar verebileceklerine inanırlar. Alkole, aşırı yeme-içmeye yatkındırlar. Yaşamları boyunca bir şey için çalışır, amaca ulaşınca başka bir şeye başlar ve kendilerini yenilerler.
Zayıf Akrep'ler ise zehirlerini içlerine akıtır, kendi kendilerinin yıkımına neden olurlar. Kötü bir akrep, öç almak için her şeyi yapabileceğinden son derece tehlikeli olduğu gibi, iyi bir Akrep'te gücünü olumlu yönde kullanarak insan sevgisi ile iyi bir önder olabilir.
Akrep burcu insellik, ölüm ve yenilik burcudur.
Yaşam ve ölüm, esrarlı oluğu için onlara çekici gelir. Cinsellik yaşamın bir parçası olduğundan çok önemli, yaşamın ta kendisi, ölüm ise diğer ucudur. İlgi, tutku ve istekle severler ama cinsel yaşamları doğurucu değilse bu açığı kapatmakta güçlük çekerler. Kişisel yaklaşımlarında sezgiye dayanan bir duygusallık vardır.
Çok flörtçüdürler. Duygusal ilişkileri içten ve ciddi olmasına karşın çabuk sevgili değiştirirler. En yakın ilişkilerinde bile kendilerine ait özel bir şeyin gizli kalmasına özen gösterirler. Evleri her zaman kalabalıktır. Lüks; Akrep'lerin kendilerini başarılı hissetmelerini sağlar. Evlerinin tek yöneticisi olmak ister, bunu sağlamak için ne gerekirse yaparlar. Hem yakınlarını hem arkadaşlarını yönetmeyi severler.



Ruh doktoru, dedektif,polis,patolojist, eczacı, medyum, cani ya da asker olabilirler.
Önemli bir iş yaptıklarını biliyorlarsa hoşnut olur, sorunların kökenini incelemekten mutluluk duyarlar. Genellikle cerrahi tıp ve ruhbilim dallarında başarılı olurlar.Akrep'ler kendilerini çocuklarına adarlar fakat yetiştirme yöntemleri biraz serttir. Çok sabit fikirli olduklarından çocuklarının soru sormalarına izin vermezler. tehlike anında akrep ana-babaları olağanüstüdürler. Akrep burcunda doğan çocukları hep oyalamak ve enerjilerini harcamalarını sağlamak gerekir. Oyuncaklar, kitaplar, detektif hikayeleri onları oyalar. Kız olsun erkek olsun küçük yaşta yüzmeyi öğrenirler. Sır saklama huyları olumlu yönde geliştirilmeleri ve küçük kardeşlerini kıskanmamaları öğretilmelidir.

11 Ocak 2008 Cuma

Annemin Arnavut çorbası...




Malzemeler

1 adet iri patates

1 adet büyük boy havuç

1 demet ince doğranmış maydanoz

tuz,karabiber,pul biber,vegeta

sıvı yağ


Terbiyesi için;

1 yumurta

1 su bardağı yoğurt

1/4 limon suyu

Yapılışı

Havuçlar ve patatesleri küçük küçük doğruyoruz ve tenceremize alıyoruz sıvı yağını ,yeterisi kadar suyunu ,baharatlarını da ilave edip pişiriyoruz.Ayrı bir kapta yumurta,yoğurt,limonu iyice çırpıyoruz ve kaynayan çorbamıza ilave ediyoruz son olarak ince doğranmış maydanozu ( saplarıyla beraber olacak) da ilave edip beş dakika daha pişiriyoruz.
Çok lezzetli ve besleyici bir çorba ...
Ailece biz bayılırız,annem de çok güzel yapar hani ...(eee kimin annesi )
Tavsiye ederim denemenizi...

Terazi burçlulular buyrun....

Gurubunuz : Hava
Uğurlu gününüz : Cuma
Uğurlu sayınız : 6
Uğurlu taşınız : Opal
Uğurlu renkleriniz : Açık pembe, açık mavi, turkuvaz
Uğurlu çiçekleriniz : Pembe krizantem, pembe gül
Uğurlu kokunlarınız : Gardenya, yasemin, orkide
Uğurlu müzik : Romantik parçalar
En bilirgin özelliğiniz : Saygı
En büyük emeliniz : Mükemmel dostluk
En büyük hatanız : Kendini beğenme
En büyük arzunuz : Değerlerinizin anlaşılması



Terazi burcunda doğan insanlar güçlü bir adalet duygusuna sahiptirler. Herkese iyi davranmak isterler. Kendilerini her zaman oldukları gibi gösterirler, başkalarının onları oldukları gibi kabul etmelerini isterler. Onlardan sık sık "onun için yaptığın bunca şeyden sonra bunu bana yapmamalıydı" cümlesini duyabilirsiniz. Herkesin kendileri gibi olmamasının olağan olduğunu kabul etmezler, verdikleri kadar almak isterler. İlişkileri bu konuda dengeli olursa mutlu olurlar.


Terazi burcunu tanımlayan cümle "TARTARIM" dır. Çok ender sert çıkış yapar, karar vermeden önce her şeyi tartarlar. Zorlanmaya hiç gelemezler. Üstelenirse sabır ve kibarlıklarını yitirirler. Nazik ve yumuşak konuşur istediklerini iyi anlatırlar.
Terazi'ler çok meraklı olup başkalarının yaşantısına girmeye bayılırlar. Sandalları, hileli işleri çok severler. Güzel şeylerden hoşlanırlar. Arkadaşları onlardan daha fazla şeye sahipse kıskanabilir ve lüks şeylere kavuşabilmek için hileli yollara başvurabilirler. Bazı Terazi'ler kıskanç ve kendini beğenmiş olurlar. Bu burcun iyi yönlerini almış kişiler kişisel çıkarları onay kazanmak yolunda kendi ilkelerinden vazgeçmenin kişiyi küçük düşüreceğine inanırlar.


Yalnızlığı hiç sevmezler; bu yüzden işbirliğini yeğ tutarlar. Zaman zaman yalnız kalıp düşünmek ve olayları tartabilmek isterler. Bu dönemde rahatsız edilirlerse çok öfkelenirlerse de kavga etmez çekip giderler. Satürn bu burçta güçlü olduğu için Terazi'lerin üstün bir yargı yetenekleri vardır. Ortaklarının çok çalışmasını isterler ama kendileri aslında biraz tembeldirler. Kimi zaman nazlı,iyi huylu ve durgun bir poza bürünürler. Bu durum iki eylem arasındaki durgunlukları olabileceği gibi, özellikle bu pozu da takınmış da olabilirler. Zor kara vermelerine karşın bir kez karar verince hangi yolla olursa olsun onu elde ederler. Karasızlıklarının bir eeni ise sorunu her tarafını açıkça görüp hangi tarafa hak vereceğini hemen bilmemeleridir. Zaman zaman "Bekleyelim ve görelim" der ve karar vermeden işi erteleyerek beklerler. Adaletin yerini bulması için ellerinden geleni yaparlar.

Teraziler uyumlu, herşeyin güzel ve dengeli olduğu bir dünya ararlar. Böyle bir davranış gerçek dünya için yararsız olduğundan hayalci fantastik olabilirler. Gerçekle yüz yüze gelince kaçış için uyuşturucu maddelerine sığınabilirler.
Teraziler güvenilebilir, iyi kalpli insanlar olup arkadaşlarını düş kırıklığına uğratmazlar. Zor sinirlenirler fakat göründükleri kadar yumuşak değillerdir. Kızınca bir kasırga gibi hiçbir şeyi yerli yerinde bırakmazlar fakat öfkeleri kendi kendilerini sarsıp hasta ettikten sonra geçer gider.
Terazi burcu hava grubundan olduğu için, entelektüel,bilgiye susamış ve yeniliklere önem veren kişilerdir. Ruhbilim, insan yapısı,felsefe,din konuları onları çok ilgilendirir. Başkalarının görüşlerini dinlemeye hazırdırlar. Nabza şerbet vermeleri çevreleri ile kaynaşmalarına yardımcı olur. Başkalarından kolay etkilenir ve güçlü kişilerin görüşlerini kabul ederler ama, bilinçaltında bunu yaptıkları için pişman olurlar. Merküri Başak burcunda ise bu konuda daha dengeli olurlar.
Terazi'ler aşık olmak için aşık olurlar ve hemen duygusal ilişkilere girerler. Aşk sözleri söylemekte üstlerine yoktur. Ama biraz havai olduklarından, dengesiz bir şeyle karşılaşırlarsa hemen uzaklaşırlar. Bunu da karşılarındakini kırmadan yaptıklarından kimse arkalarından kötü şeyler söylemez. Bugün burada sizinle sıkı fıkı iken başka yere gidince unutur,oradakilerle kaynaşır geri dönünce ilişkiye kaldığı yerden devam ederek hemen kavgaya girerler. Her zaman bağlı kalmazlar ama tam bir birliktelikte açık ve dürüst davranırlar.


Terazi'ler yalnızlığı sevmediklerinden hareketli büyük kentlerde, en azından şehir merkezinde evde almak isterler.
Dans ve müziği severler. Duygusal parçalara özel düşkünlükleri vardır. Artistik yetenekleri büyük olup evlerinin kendileri dekore ederler.
Bu burçta doğan kişiler iyi bir moda yaratıcısı,butik sahibi,kuaför,diplomat, tuhafiyeci ya da güzel sanatlarla ilgili herhangi bir işte başarılı olabilirler. Genellikle her işe girişirken bir ortak edinir,sorumlulukları paylaşırlar ama ortağı onun serüvenci kişiliğine uyduğu sürece. Pis,zor ve hoş olmayan çalışma koşullarına kesinlikle uyamazlar.


Sevecen Terazi'ler terbiyeli çocukları severler. Çocuklarını iyi anlar, sevgilerini zekice gösterirler. Çocuklarının görüşlerine değer verir, onlara saygı gösterir, çok disiplin kurmazlar.Terazi burcunda doğan çocuklar sevimliliklerinin verdiği üstünlüğü iyi kullanır, iyi arkadaş olurlar. Fazla disipline gerek kalmaz. Kararlarını kendileri vermeye, ana-baba ya da kardeşlerine güvenmemeye alışmaları gerekir. Hemen tembelliği seçeceklerinden sürekli çalışmaları sağlanmalıdır. Artistik yetenekleri desteklenirse müzik ve dans derslerinde başarılı olabilirler.

10 Ocak 2008 Perşembe

Etli Pilav...





Malzemeler


3 su bardağı pirinç


250 gr kuşbaşı et


4 -5 bardak su (pirincin çekişine göre)


tuz,karabiber,pulbiber


Yapılışı


Etimizi düdüklü tencerede 10 dk kadar pişiriyoruz.Pilav tenceremize etimizi alıp,tuzunu,karabiberini ilave ediyoruz ve kavuruyoruz.Pirincimizi ayıklayıp yıkadıktan sonra pirinci de ekleyip etle beraber pirinci de kavuruyoruz bu aşamada istenirse içine tereyağda ilave edilebilinir (lezzetli oluyor ama etin yağıda olduğu için ilave etmedim) ve suyunu koyup kaynatıyoruz. Kaynadktan sonra altını kısıp küçük ocakta pişiriyoruz...



Soğutmadan afiyetle yemeye hazır artık....ben pilavı çok severim,değişiklikleri de severim pilavda etli pilav dendiğinde aklıma hemen Mevlid gelir...


hepimizin sevdiği bir lezzettir sanırım etli pilav...bilindik bir lezzet olmasına rağmen,tarifi verilmeye değer bir lezzet....



Hicri Yılbaşımız Hayırlı olsun....

Arkadaşlar 10 ocak perşembe bugün Hicri Yılbaşı;
Yani Muharrem ayının ilk günü,



Muharrem ayı; birçok olay ve hâdiselerin cereyan ettiği ve bundan dolayı da önem ve ehemmiyeti diğer aylara göre fazla olan bir aydır. Hz. Peygamber (asm) tarafından bir çok hadiste fazileti anlatılmaktadır.Hz. Ali (r.a.) tarafından nakledilmektedir ki; bir sahabî, Hz. Peygamber’e “Ramazan ayından sonra en çok bana hangi ayda oruç tutmayı emredersiniz?” diye sordu. Hz. Peygamber (asm) “Sen Ramazan ayından sonra oruç tutmak mı istersin? İşte o ay, Allah’ın ayı olan Muharrem’dir…”1 buyurdu.


Muharrem ayını diğer aylardan faziletli hale getiren hususlar, bilhassa aşure günü olarak bilinen onuncu gününde cereyan eden hâdiselerdir. Onları da Hz. Peygamber (asm) hadis-i şeriflerinde şöyle açıklamıştır:1. Hz. Âdem (a.s.), aşure gününde yaratılmıştır. Aynı günde Cennete girmiştir. Tevbesi ve affedilmesi aynı günde olmuştur.2. Arş, Kürsî, sema, arz, cennet, cehennem, güneş ve ay aynı günde yaratılmıştır.3. Hz. İbrahim (a.s.), Aşure gününde doğmuştur. Yine Nemrut’un ateşinden aynı günde kurtulmuştur.4. Hz. Nuh (a.s.)’ın gemisi Nuh tufanından aynı günde kurtulmuştur.5. Hz. Musa (a.s.), Firavun’dan o günde kurtulmuş ve düşmanı olan Firavun aynı günde Kızıldeniz’de boğulmuştur.6. Hz. Eyüp (a.s.), yaralarından Aşure gününde şifa bulmuştur.7. Hz. Yusuf (a.s.), hapisten aynı günde kurtulmuştur.8. Hz. İdris (a.s.), âli makamına aynı günde yükselmiştir.9. Hz. Yakup (a.s.) ile oğlu Yusuf (a.s.)’ın mülakatı aynı günde olmuştur.10. Hz. Yunus (a.s.), balığın karnından aynı günde selâmete ermiştir.11. Hz. İsa (a.s.), semâya o günde yükselmiştir.12. Hz. Süleyman (a.s.)’a mülk aynı günde verilmiştir.13. Hz. Cebrail ve Hz. Mikâil aynı günde yaratılmışlardır.2Muharrem ayının içerisinde ve bilhassa onuncu gününde halk arasında aşûre adı verilen, içerisinde en azından sekiz-on çeşit erzakın bulunduğu bir nevi tatlı olan bir yiyecek yapılır ve konu komşuya ikram edilir.


Bunun da tarihî bir yönü vardır: Nuh (a.s.), Nuh tufanından sonra gemisi Cudi dağına oturduğu gün, gemiyi terk etmeden önce bir şükran ifadesi olarak gemide kalan erzak çeşitlerinden meydana getirilen, bir nevî tatlıya benzer bir yemek yapmıştır. O günden itibaren devam ettirilen bu âdet, Hz. Nuh (a.s.)’ın âdeti gereği icra edilmektedir.

Arkadaşlarım bu bilgilerden faydalanır ve o günü kıymetine göre değerlendirirseniz çok sevinirim.SEVGİLERİMLE

9 Ocak 2008 Çarşamba

Başak burçlular buyrun....

Gurubunuz : Toprak
Uğurlu gününüz : Çarşamba
Uğurlu sayınız : 5
Uğurlu taşınız : Koyu mavi zafir
Uğurlu renkleriniz : Açık sarı, açık mavi, kobalt mavisi
Uğurlu çiçekleriniz : Açelya, sarı menekşe, lavanta çiçeği
Uğurlu kokunlarınız : Leylak, limon, sardunya
Uğurlu müzik : Eski şarkılar
En bilirgin özelliğiniz : Temizlik
En büyük emeliniz : Toplum tarafından beğenilmek
En büyük hatanız : Çekingenlik
En büyük arzunuz : İşte başarı


Başak burcunda doğan kişiler çalışkan ve pratik kişiler olup yaşamlarında en öneli şey iştir.
Ayrıntıları inceleyerek becerikli bir biçimde çalışırlar ama bu ayrıntı merakı onları kumandası altına alırsa sorunlarının tümünü görmeyebilirler. Her şeyi baştanbaşa doğru yaptıklarına inanırlar. Kendi yöntemleri ile yaptıkları işlerde yarım yamalak ya da gelişigüzel olduğunu hiç kabul etmezler. Alışmayı çok sevdikleri için başkalarına iş bulmak için çaba harcarlar ama tembel kişilere bu konuda yardımcı olmazlar.
Başaklar kendilerini kimseye kullandırtmaz, bir noktaya kadar yardımcı olsalar bile sınırı geçtikten sonra hayır demesini bilirler. Sürekli eylem halindedirler, gevşemek onlara zor gelir. Onların dinlenme biçimi başkalarına ağır bir çalışma gibi görünebilir. Yönetici yıldızları Merküri olduğu için bilgiyi ararlar. Bu arayış içinde iyi kullanılırsa zekanın iyi bir uşak olacağını öğrenirler. İşlerinde ve öğrenimlerinde kendirini kanıtlamaya çalışırlar. Entellektüel çalışmaları gerçekler ve bilen değerlere bağlıdır. Başak burcunu tanımlayan cümle "İNCELERİM" dir.


Çok aydın fikirli olmadıkları gibi tutucu bile sayılabilirler bir sorunla karşılaşırsa hemen bütün ayrıntıları ile incelemeye koyulurlar. Neden, niçin , nasıl, nere olduğunu bile önemlidir. Bu yüzen iyi araştırmacı olurlar. Yaşam boyunca herşeyin en iyisini istediklerinden herkesi, her şeyi eleştirirler ve kolay kolay hoşnut olmazlar .
Sık sık kendilerine güvenini yitirebilirler. Akısızca insancıl tutkuları anlamadaki yeteneksizlerinden ötürü duygusal insanlarla ek anlaşamazlar.
Her şeyi dosdoğru , tam kurallara göre yapılası ve mantıkla tamamlanmadan doyurulmayan isteklerden vazgeçilmesi gerektiğine inanırlar. Sağlık ve temizlik kavramına o derece düşkünlerdir ki bu konu duygusal ilişkilerinde sorun yaratabilir. Çoğu zaman kusursuz insan aradıklarından zor evlenir, duygusal ilişkilere pek önem vermezler. Venüs terazi burcunda ise duygularını daha rahat belli edebilir,daha kolay ilişki kurarlar.


Arı şeylere düşkünlükleri ruhsal engeller yaratabilir. Bu saflık merak yüzünden sağlıklarına daha çok özen gösterirler. Genellikle sebze yerler. Azla çalışma, kuruntu ve endişe başta sindirim sistemleri olmak üzere sağlıklarını etkileyebilir, cilt hastalıklarına yakalanabilir.
Başak burcu toprak grubunda olduğu için maddisel şeyleri sever, dış görünüşe önem verirler. Tutumlu olmanın ve para biriktirmenin yararına inanırlar, ancak bu tutumluluk merakı pintilik derecesine varabilir.
Herkese güler yüzlü davranır ama utangaçlıklarından kendilerini oldukları gibi gösteremezler. İçli-dışlı olmayı sevmedikleri için soğuk bir görünüşleri vardır. Başak'lar okumaya pek düşkündürler. Yaşama pratik yönden bakar,mistik konularla pek ilgilenmezler. Çok zor arkadaş seçerler. İleri görüşlü insanları severler, yakınanlardan hoşlanmazlar; oysa kendileri çok yakınırlar. Evcildirler. Boş vakitlerini sevdikleri ile geçirmek isterler. Gezmeyi çok severler. Çevrelerinde değişiklik yapamazlarsa evlerinde yaparlar.
Başak'lar sağlam bir ev ararlar ve evlerini gösterişli bir şekilde sergilemekten hoşlanmazlar. Çevrelerinde herşeyin düzenli,temiz,yerli yerinde olmasını isterler. Kendileri bu konuda fazla çaba göstermedikleri halde başkalarının bu işleri yapmasını isterler. Başak'lar iyi bir sekreter,bilimsel araştırmacı,istatistikçi,öğretmen,muhasebeci ya da zanaatkar olabilirler. Bütün işleri çok severler,özellikle dikkat isteyen işlerde zevkle çalışırlar.


El işlerinde hünerlidirler. Örgütlenme yetenekleri zayıf olduğundan iyi bir bölüm şefi olamazlar ama geri planda çevreye denge sağılabilecekleri bir görevde başarılı olurlar. İşlerinde güven isterler. Çocuklarına hoşgörüsüz davranırlar. Onlardan çok şey beklerler ama buna her türlü özveride bulunurlar. Başak anne, okulda kirli ve dağınık gelen çocuğu temiz halıda yürüyünce alt üst olabilir. Başak'lar çocuklarıyla yakınlıklarını korumalı, onlardan kopmamaya çaba göstermelidirler. Başak çocuklarını çok severler. Okul dışında bu çocukların artistlik konulara ilgi duymasına yardımcı olmalıdır. Başak kızlar terziliğe, erkekler ise kısa zamanda bisiklete merak salacaklardır

8 Ocak 2008 Salı

Köfte Kısır...



Ne zamandır özlemiş arkadaşlarım köfte kısırımı,yapmadın bu aralar sen bize diyorlar,bende kıyamadım...yapıverdim bu cumartesi sabah erkenden hemde iki posta yemek için hazırladım...
Pek sevindiler afiyetle yediler arkadaşlarım ve hocalarım gerçekten özlemişler anladım çok iştahlıydılar (gerçi ne zaman yapsam parmaklarını yerler ya neyse...)
İşin özü ben yapmayı seviyorum onlarsa yemeyi (sakın yemeyi sevmediğimi çıkarmayın burdan tanıyanlar bilir ona da (yemeye) bayılırım...) Tarifine gelince bildiğiniz kısır sadece şekli değişik oda dersanede yemesi kolay olsun diye geliştirdiğim bir yöntem kim uğraşacak çatalla,tabakla ellerimizle yemesi kolay oluyor köftelerimizi...hatta bazı arkadaşlar mercimek köftesi diye yerler kısırımı... uzattım galiba biraz;


Malzemeler

1 kilo köftelik bulgur ( ben 1:5 kilo kullandım )

10 _15 dal ince doğranmış maydanoz

3 adet orta boy küçük küçük doğranmış kurusoğan

7 - 8 dal ince doğranmış taze soğan

1/2 göbek salata ya da küçükse göbek salatamız bütün olarak incecik doğranmış

tuz,karabiber,acı pul biber,vegeta...

4 yemek kaşığı domates salça

2 yemek kaşığı biber salçası

1 su bardağı sıvı yağ

2 limon suyu


Yapılışı

Bulgumuzu temizledikten sonra karıştırma kabımızın içine alıyoruz ve üzerini geçecek kadar sıcak su ekleyip üstünü örtüyoruz , şişmesini bekliyoruz.Diğer yanda yeşilliklerimizi yıkayıp,doğruyoruz.Bulgurumuzun içine salçamızı,limon suyumuzu,baharatlarımızı ve sıvıyağımız alıp iyice yoğuruyoruz ( bu aşama kaşık kullanabilirsiniz fakat elin lezzetinin geçmesi için yoğurmayı tercih etmekte fayda var...) kurusağanı ilave edip tekrar yoğuruyoruz,taze soğanı ekleyip yoğurmaya devam ediyoruz,göbek salatamızı da ekleyip iyice yoğuruyoruz.Tadına bakıp gerekirse tuz,limon suyu ve sıvı yağ takviyesi yapıyoruz ve iyice yoğurduktan sonra kısırımızdan küçük parçalar alıp aynı mercimekli köfte gibi şekil veriyoruz....Afiyet olsun...
Kısır yapacağınız zaman kısırınızı kursunuza,dersanenize,uzakta oturan bir arkadaşınıza,pikniğe götürecekseniz böyle köfte şeklinde hazırlamanız,yararınıza olacaktır hem yemesi kolay hem de taşıması tavsiye ederim...

Aslan burçlular buyrun....

Gurubunuz : Ateş
Uğurlu gününüz : Pazar
Uğurlu sayınız : 1 ve 4
Uğurlu taşınız : Sarı zafir, sarı pırlanta
Uğurlu renkleriniz : Koyu sarı, altın, turuncu
Uğurlu çiçekleriniz : Kırmızı gül, sarı krizantem, orkide
Uğurlu kokunlarınız : Misk, portakal çiçeği, gül
Uğurlu müzik : Neşeli parçalar
En bilirgin özelliğiniz : Cömertlik
En büyük emeliniz : Zirveye çıkmak
En büyük hatanız : Övünmek
En büyük arzunuz : Sahip olmak


Aslan burcunda doğan kişiler yüce gönüllülükleri ve hareketli kişilikleri ile tanınırlar. Aslan için başka söze gerek yoktur. Aslan kraldır, önderdir. Başkalarının yaşantısını bile onlardan daha iyi düzenleyebileceğine inandıklarından karşısındakilerde bunu kabul ederlerse her şey yolunda gider.

Bu burçta doğan kişilerin belirgin bir kaç özellikleri vardır. Her şeye karışmak, kibir ve fazla dogmatiklik. Aslan burcunu tanımlayan cümle "KUMANDA EDERİM" dir. Güneş gibi onlar da hep sahnede ışıl ışıl parlamak ve odak noktası olmak isterler.

Aslanlar askıya gelmeyen birici sınıf örgütleyicilerdir ve yetke alıştırması yapmak başlıca özelliklerindendir. İstediklerini kabul ettirmek onların huyudur. Hayran olunmaya bayılırlar. Yi zamanlarında heyecanlı, etkileyici, güler yüzlü, başkalarını yaşamına bile ışık getiren, dahası bunu görev olarak kabul eden sevimli, iyimser kişilerdir. Adaletli davranmamışsanız bile yüce gönüllü davranır fakat çok kızmış ise kurallara yakışır bir şekilde hemen düzelterek kendisini kralla eşit sayan densizin uygun bir biçimde geri çekilmesini isterler. Her zaman dürüstçe ve mertçe dövüşür, hiç bir zaman arkadan vurmaza.

Bağışlayıcı olmalarına karşın kişiliklerine ilişkin konularda aşırı duyarlı olur, olayın ağırlığı ile orantılı olarak kolay unutmazlar.
Aslanlar genellikle başaralı olurlar ve bununla da övünürler. Zor durumda aldıkları zaman şans onlara yardım eder ve Güneş onları en karanlık günlerinde aydınlatır.
Gelişmemiş aslan tipleri fazla züppe ve aşırı gururlu olurlar. Kimi zaman palavracı olabilir, sahip olduklarından daha fazla şeyi varmış gibi gösterebilirler. Başkalarını hemen eleştirir, zaman zaman son derce resmi olurlar.

Aslanlar lükse ve zevke düşkündürler. İstediklerini almak için borca girebilir, hovardaca giyinir, pahalı şeyleri isterler. Aslında para onlar için amaçlarına ulaştıracak bir aratır
Aslanlar içten kendine güvenen, açık sözlü insanlar oldukları için herkesin kendileri gibi dürüst olduğunu düşünür ve tersi davranışlarla karşılaştıklarında hem üzülür hem de öfkelenirler. Gururlarından dolayı kendilerinden asla kuşkulanmazlar. Doğru karakter analizi yapamaz, yanlış arkadaş seçerler. Sorumluluk taşıyan bir konumda oldukları zaman bu güveni hakketmek için ellerinden geleni yaparlar. Böyle bir konuma ulaşmazlarsa da haylaz, tembel, hırçın ve geçimsiz olurlar.

Aslanlar dramatik olaylara bayılırlar. Kendilerini sahnede soylu dramatik bir rol oynar gibi göründüklerinden oynadıkları rol gerçeğin ta kendisidir. Rol yapacakları bir ortam yoksa yaşamı sahne olarak kabul eder ve kendi kendilerine oyarlar. Beğenmedikleri bir işi yapmak zorunda kalırsa savsaklar, kötü bir şey yapmaktansa hiçbir şey almamayı yeğ tutarlar.
Aslanlar çok savurganlardır. Para ellerinden sanki akar gider. Genel görünümünden hemen olayı kavrar , tekrardan hoşlanmazlar onlara aynı düşüncede olmasınız bile onları yönetmesini becerirsiniz beğenildiklerini düşünüp yatışırlar. Genellikle entelektüel bir tartışmada olduklarından fazla bilgili görünürler. Ender olmakla birlikte depresyonla yıkılır, fakat kendilerini çabuk toparlarlar.

Aslanlar çok zor evlenirler. Asan burcu yükselen kişiler bile duygusal bir ilişkiye giderken dikkatli olmalıdırlar. Aşklarını çok büyüleyici bir biçimde belli ederler. Aslan kadınları evliliklerini kumanda etmek ve evde başrolü oynamak isterler. Kadın olsun erkek olsun uygusal ilişkilerinde kedi-fare oyunu onamayı severler. Hoşlandıkları kişiyi elde etmek için türlü risklere girerler. Flörtlerinde dürüst davranır ve andırmazlar.
Aslanlar aktör, dansöz öğreten, idare müdürü, kuyumcu ya da kendilerini gösterebilecekleri herhangi bir işte başarılı olurlar. Patronları saygıdeğer bir kişi , iş de hoş ise köle gibi istekle çalışırlar. Kasvetli e sıkıcı işlere hiç elemezle. Şerefli aptal, dar kafalı, kötü bir yönetici ise ya o ya da şef işte ayrılmalıdır. Dinlemeye, baka şeylerle uğraşmaya zaman ayırmayabilirler ama iş ve eğlenceyi bağdaştırabilirler. Büyük evlerde yaşamayı severler. Evlerinin görkemli görünmesini ister, iyi bir semte ev alabilmek için borca bile girerler.

Ana-Babalığı ya büyük bir coşku ile yapar ya da hiç yapmazlar. Çocuklarına çok baskı yaparlar. Çocukları utangaç ya da ürkek ise kendi taşkınlıkları ile onları boğmamaya özen göstermelidirler.Aslan burcunda doğan çocuklar eğemezsiniz ama özenle yönetilmeye ihtiyaçları vardır. Dünyanın en akıllı çocuğu olmadığını ona anlatmalı ama dikkatli eleştirilmelidir, çünkü heyecanı bastırılırsa aynını yinelemeyecektir.

7 Ocak 2008 Pazartesi

Yengeç burçlular buyrun...

Gurubunuz : Su
Uğurlu gününüz : Pazartesi
Uğurlu sayınız : 2
Uğurlu taşınız : Yakut, aytaşı
Uğurlu renkleriniz : Beyaz, gümüş, beyazımsı, gri
Uğurlu çiçekleriniz : Nilüfer, beyaz gül, zambak
Uğurlu kokunlarınız : Misk, müge, leylak
Uğurlu müzik : Aşk şarkıları
En bilirgin özelliğiniz : Sadakat
En büyük emeliniz : Maddi güven
En büyük hatanız : Dikkatsizlik
En büyük arzunuz : Toplumda yükselme


Yengeçler duygusallıkları ve duyarlıkları ile tanınırlar. daha çok kadınlara yakışan bu burç yuvayı simgelediğinden yengeçler yuvalarına düşkün olurlar. Kolay anlaşılabilir ve geçinilir tipler değildirler. İyi günlerinde iyi kalpli, neşeli ,yardım sever, düşünceli ve anlayışlıdırlar fakat herhangi belirgin bir neden olmadan somurtkan ve alıngan olabilirler.

Kendileri ile konuşanlara ya ters cevap verir ya a hiç cevap vermezler. içten anlayışlı bir arkadaş olup kimi zaman başkalarının sorunlarını can kulağı ile dinletip ardım etmek islerler kimi zaman da yalnızca kendi dertlerini anlamaktan başkalarını dinlemezler. Yakınlarını ve arkadaşlarını çok sevmelerine arşın bunu pek belli etmezler.
Zaman zaman herkesin konuştuğunu zannederler. Bu olay gerçek ise de çok sor bağışlar, kendilerine yapılanı unutmazlar.

Ufak bir konuda incinirse çok üstünde dururlar ve olayı büyütürler. Düşüncesizce söyledikleri sert sözlerle arkadaşlarını kırabilirler. Ama kendilerini eleştirilmesinden hiç hoşlanmazlar. Bu sert görünüşlerine karşın çok yumuşak ve iyi kalplidirler Yalnızca kendilerini korumak için bu burcu simgeleyen yengeler gibi kabuklarına çekilir, sert görünüşlü olurlar.
Yengeç'ler çok karmaşık insanlardır. Kendilerini tehlikeden hissettikleri zaman dev gibi güçlü, baz de çocuk gibi zayıf ve savunmasız olurlar somurtkan, kötü huylu ve hırçın ya da iyi kalpli, korucuyu ve yumuşak. Bir sarkaç gibi bu uç oktalar arasında gider gelirler. Bu sarkacın dengede durabilmesi için Yengeçlere mutlu bir yuva güvenlik gereklidir. Sorumluluk duyguları çok gelişmiştir. Aynı sorumluluğu karşılarından beklerler.

Kafalarına bir konu takılmışsa melânkolik, içe dönük ve her şeyden uzak dururlar. Kimi zaman onları oranızda bir duvar varmış gibi hissedebilirsiniz. Bu engeli aşan ve onlarının güvenini kazanan kişiler yumuşak, sevgi dolu bir kişi ile karşılaşırlar.

Aşladıkları işi yarım bıraktıkları hemen hemen hiç görülmemiştir. İşlerine oldukları kadar sevdiklerine de bağlı olduklarından bir kez sevince sürekli severler. Öfke onları acımasız bir düşman yapabilir ama yine de haylaz çocuğunu seven anneler gibi sevmeye devam ederler. Yengeçler ancak sevgi ile yönetebilirler; onlara zorla bir şey yaptırmak isterseniz tam tersini yaparlar. Oysa aşık bir Yengeç'çe yaptıramayacağınız bir şey yok gibidir. yengeç burcunu tanımlayan cümle "HİSSEDERİM" dir. Ev işlerini, özellikle yemek yapmayı severler. Burçlar kuşağının en iyi aşçılarıdırlar dır.

Yengeçler çok kuruntudurlar ve bunu neredeyse bir sanat olarak uygularlar. Dertlerini çoğu kez içlerine atıp gizlemeyi ve bu yüzden acı çekmeyi severler. Bu yüzden de sindirim sistemleri bozulabilir ve hatta ülser olabilirler. Yeri gelince hayır deme cesaretini göstermeyi, hoşgörüsüzlük, çekingenlik ve aşırı duygusallıklarını kontrol etmeyi öğrenmelidirler.
Yengeçler müziğe yatkındırlardır. Bazıları dinsel jonularla çok ilgilenirler.mistik konularla ilgilenirse kendilerini yitireceklerine inandıklarından meraklarını gidermeye çalışır ama derinlemesine incelemekten korkarlar.

Yengeç burcu iyi bir iş adamı, hemşire, ev kadını, ana okulu öğretmeni, denizci, antikacı, tarihçi olabilirler. Olağanüstü belleklerinin yardım ile isim, tarih ve kişisel ayrıntıları hatırlamaktaki başarılarını zekaları ve kurnazlıkları ile birleştirdikleri zaman iyi bir iş adamı olurlar. Soylu ve dingin bir ortamda çalışmayı severler.

Yengeç burcu anneliği de simgeler. Bu yüzden Yengeç'ler annelerine çok bağlı olurlar.çocuklara gösterdikleri bağlılık ve sevgi yüzünden onları rahatsız edebilir. Çocukların büyüdüğünü hiç kabul etmezler ve onaylamadığı bir şey yaptıklarında "Ben gençken böyle bir şey yapmazdı; ozaan her şey başkaydı" diye söylemeye başlarlar.Yeneç burcunda doğan çocıklar evlerini severler. Onları azarlamak yerine "Böyle yapman beni üzüyor" demeniz yeterlidir. Çok çabuk etkilenir ve incinirler. Dans ve yüzme konusunda başarılı olabilirler

Ne BuLDuMSa KoYDuM KeKi....





Dün akşam saat 22:10 sularında ana kız aklımıza tatlı birşeyler yeme istegi düşüverdi...annem hadi kek yapalım dedi ve başladı yapmaya,naormal bir kakaolu kek yapacakdık sözde tabi öyle olmadı türk kahvesi,nescafe,portakal,mandalina suyu,meyve parçacıkları yani kekimizin adı gibi ne bulduksa koyduk içine üstüne de çikolata sosunu dökünce

sonuç mükemmel oldu ..

mutfağımızın baş köşesinde yerini aldı bile...tarifine gelince


Malzemeler

3 yumurta


2 su bardağı şeker


1 bardak süt


3 bardak un


1/2 su bardağı sıvı yağ


2 paket kabartma tozu


1:5 yemek kaşığı dolusu kakao


3 yemek kaşığı nescafe


2 yemek kaşığı türk kahvesi


üzeri için;bir paket çikolata sosu


Keki ıslatmak için;bir bardak karışık mandalina ve portakal suyu


Yapılışı

yumurtaları ve şekeri çırpıyoıruz.Sütü,sıvı yağı,kakaoyu,türk kahvesini ve nescafeyi de ilave edip çırpıyoruz,ununu,kabartma tozunu ve istenirse meyve parçacıklarını (biz yarısınıa koyduk diğer yarısını sade bıraktık)da ekleyip kekimizi iyice çırpıyoruz ve ısıtdığımız fırında 180' yarım saate yakın bir süre pişiriyoruz...kekimiz fırından çıkınca üzarine mandalina,portakal suyu karışımını döküp keki ıslatıyoruz,ilk scağı çıkınca ılık olan çikolata sosunu kekin üzerine döküp


afiyetle yenmeyue hazır hale getiriyoruz...Ben üstünü süslemeyi ne kadar
istesemde ev halkı süsletmedi :(....

Deneyin bence biz ailece çok sevdik,inşallah sizlerde seversiniz....



6 Ocak 2008 Pazar

İkizler burçlular buyrun....

Gurubunuz : Hava
Uğurlu gününüz : Çarşamba
Uğurlu sayınız : 5
Uğurlu taşınız : Akik ve İnci
Uğurlu renkleriniz : Sarı, grimavi, açık mavi
Uğurlu çiçekleriniz : Mimoza, çiğdem, zerren
Uğurlu kokunlarınız : Gardenya, yasemin, sümbül
Uğurlu müzik : Modern batı müziği ve çok hareketli parçalar
En bilirgin özelliğiniz : Seziş
En büyük emeliniz : Yazarlık
En büyük hatanız : Gevezelik
En büyük arzunuz : Edebiyat alanında isim yapmak


İkizler burcu insanları her işe yatkınlıkları ve çift karakterleri ile tanınırlar. Entelektüel bir burç olan ikizleri Merküri yönettiği için bu burçta doğan kişiler çabuk düşünür, çabuk hareket ederler. Aynı anda birkaç işi birden yapabilirler. Neşeli ve mutlu oldukları bir anda suratsız yada huysuz olabilirler. Dışarıdan izleyen birkaç kişi onları anlamakta güçlük çekebilir.

Hep haklı olduklarını ileri sürerek görüşlerini değiştirmezler. Bazen tümüyle başka bir tutuma bürünüp bu değişkenlik tavırları ile karşısındaki insanı çileden çıkarılabilecek duruma getirebilirler. Bir konuda bilgisi az olsa bile bu bilgileri ustaca sıralayarak çok iyi biliyormuş gibi gösterebilir. Blöf yapmakta şaşılacak derecede ustadırlar.

Bu burcun insanları her şeyi nitelendirip sınıflandırmak, konuşmaları daha anlamlı kılabilmek için sözcük üretmek isterler. Konuşmak çalışmalarının temel taşı olduğu için özel bir önem verirler. Zihinleri sürekli olarak bir konudan diğerine atladığından sözcükleri bir bağlayıcı öğe olarak kullanmaya önem gösterirler. Rahat konuşma yeteneklerinin gevezeliğe dönüşmemesine çalışmamalıdırlar. Zeki, akıllı ve çekicidirler.
Bu burcu tanımlayan cümle "DÜŞÜNÜYORUMDUR" dır.
Öğrenmeyi sever entelektüel konuların tümüyle ilgilenirler. En büyük kusurları kararsızlıkları ve yüzeysel tartışmalarıdır. Çalışmalarında fazla ciddi olmaz, kitaplara şöyle bir göz gezdirirler. Sürekli oturup çalışmak onlara zor gelir. Yeni bir şeyler arayıp düşünen bir kafaları olmasına karşın katı konular üzerinde çalışmayı yeğ tutarlar.

Merküri haberleşmeyi yönettiğinden konuşmaya olan düşkünlükleri onların telefonda saatlerce dedikodu yapmasına neden olur. Gazete , radyo ve televizyonda en sevilen konuşmacılar herhalde ikizler burcundandır. İkizler insanları için eğitim doğdukları andan itibaren gereklidir. İyi eğitilmiş ikizler ne kadar hoş ve zarif ise, zayıf eğitim görmüş olanlar da yaşamı başkaları için çekilmez hale getirirler.

Bu burcun insanlarının anı anına uymaz. Değişkenlikten büyük zevk alır ama bu yüzden huzursuz olurlar. Gerginliklerinden ötürü zihinsel ve bedensel rahata kavuşamazlar. Aynı anda ilgilenebilecekleri birden fazla konu varsa mutlu olurlar. Zor zamanda kontrollerini kaybetmez , beklenmeyen çözümleri sağlayabilirler.

İkizler burcu sinirleri olduğu gibi el ve ayakları da yönettiği için düşüncelerini elleri ile biçimlendirmeyi severler. Bedenlerini de kafaları kadar eğitmeli; işe el ayaklarını hareketsiz tutmaya, yavaş yemek yemeye alışmakla başlamalıdırlar.
İkizler eğlenceli konuşmaları, terbiyeli davranışları ile kendilerini hemen sevdirir ama bir yere yada bir şeye bağlı kalmayı sevmezler. Bu yüzden aşk ve aile yaşamlarını pek iyi olduğu söylenemez. Değişikliğe meraklı olduklarından devamlı arayış içindedirler; bu yüzden de ortam değişikliğinden ve gezmeden çok hoşlanırlar.

Paraya özel bir düşkünlükleri yoktur ama güç ve özgürlük için isterler. Kendi paralarına karşı tutumlu olmalarına karşın başkalarının paralarını kolayca harcaya bilirler. Çoğu ikizler fazla maddeci olup kazançları konusunda kurnazca davranırlar.

Bazı ikizler yalana yatkın olurlar. Sevdiklerini, arkadaşlarını çok eleştirirler. Yasal olmayan işlere kolayca bulaşabilirler. Kavgacı değildirler ama tartışmayı severlere. Bu insanlar burçlar kuşağının anarşistleridirler. Ayrıcalıklarını vurgular, kurulu düzene baş kaldırır, kuralları çiğner, kişilere karşı koyarlar. Olgunlaştıkları zaman başkaları ile iyi geçinmek gerektiğini öğreneceklerdir.

Yeteneklerini tam olarak kullana bilmek için hiçbir bağlamaları olmadığını düşünürler. Flörtçü kişilerdir. Aşk mektupları birer edebiyat yapıtı sayılabilir. Evlendikten sonra canlılık istediklerinden ikil duyguları metres ya da sevgilileri olmasına yol açar.
İyi bir gazeteci , radyocu, öğretmen, yazar, sekreter, gezgin satıcı, postacı ya da zanaatkar olabilirler.

Gazetecilik konuşma, yazma ve değişiklik iç güdülerini doğuracağından onlar için biçilmiş kaftandır.

Çocukların ilgisini uyandırabilir, onlara okumaları için birçok kitap verebilir.
İkizler bucunda doğan çocuklar, arkadaşları elma şekeri yerken kitaplar devirirler. Bu çocukların yüzeysel olmalarına ve başladığı işi bitirmeye alışmalarına özen gösterilmelidir. Disiplinden hoşlanmaz , okulda arkadaşlarının konuştuklarını konuşturdukları için sık sık öğretmenden azar işitebilirler.
Disiplini ile ünlü okullarda okutulmaları öğütlenir.
Bir defter ve bir kutu kalem onları günlerce oyalayabilir tabi başka bir konu bulana dek...

PİYANO....






Bizim evin bir numaralı pastası daha doğrusu kremalı kekidir kendileri,kardeşlerimin bayıldığı,ve ailece severek yediğimiz, sevdiğim abir teyzemin tarifi senelerdir bizde eksik olmaz denemenizi şiddetle tavsiye ederim...



Malzemeler

keki için...


1/2 su bardağı şeker


1/2 su bardağı süt


1/2 su bardağı zeytinyağı


1.5 bardak+ iki yemek kaşığı daha un


2 yumurta


2 çorba kaşığı dolusu kakao


1 paket kabartma tozu


1 paketvanilya


üzeri için 1 su bardağı süt


kreması için...


1.5 kahve fincanı toz şeker


2 kahve fincanı un


2.5 su bardağı süt

1 paket vanilya


1 poşet krem şanti


süslemek için;kakao


Yapılışı

Şeker ve yumurtalar iyice çırpılır,zeytinyağı,süt,kakao,vanilya eklenir ve çırpılır.Unu ve kabartma tozunu da ekleyip iyice çırpalım ve orta boy bir fırın tepsisine veya yuvarlak borcama dökülür ve 150' de 5 dakika 180' de yarım saat pişirilir.Sıcak kekin üzerine süt dökülür ve kek ıslatılır...soğumaya bırakılr...krem şanti hazırlanır ve dolapta dinlenmeye bırakılır,krema malzemelerinin hepsi karıştırılıp muhallebi pişirilir,çok koyu bir muhallebi olucaktır bu sizi korkutmasın soğuduktan sonra muhallebinin içine yavaş yavaş krem şanti eklenir ve blendırlanır akışkan bir krema elde edilir.Kekimizin üzerine kremamız döküldükten sonra kaakao ile süslenir...


Afiyet olsun....Şahane bir lezzet emin olun pasta severler denediklerine pişman olmazlar.....bizim evde Piyanonun ömrü birbuçuk gün sürer,herkes iki dilimle açar sayfayı da...


İnşallah sizde seversiniz...




5 Ocak 2008 Cumartesi

SEN YOKSUN...

SEN YOKSUN...

Güneşli bir gün ve temiz bir havanın içinde bulutlarda yürüyorum... Normal insanlar için yaşanası saatler bunlar... Benim içinse ağaçların yeşiline takılmış bir uçurtmadır hüzün... Sen yoksun...

Her baktığım nokta yüzünden bir parça.. Şurası gözlerin, şurası yanaklarından çenene dökülen küçük gamzelerin tümseği.. Şu çiçekler kızıla çalıyor biraz, ellerimde bir orman kızılıydı onlar.. İşte şu parkta çillerinden oluşan küçük çakıl taşları var... Saymış mıydım hepsini, hepsi de benden bir parçaydılar... Toprağa daireler çiziyorum, kahverenginin en güzeline çalan gözlerinden öpüyorum.. Yatsam uzansam şuraya, kim ne diyebilir ki bana.. Sana kavuşuyorum sonuçta... Sen yoksun...

Adım adım arşınlıyorum sokakları... Bir adam boş bakışlarımı yakalıyor gülümseyerek... Betondan farkı var mı bilmiyor. Bir kadın selam veriyor öpüp kucakladığı da kim ben miyim.. Hoş sohbet selam sözcükler havada uğulduyor... Duymadığıma şaşırmıyorum bile.. Bakıyorum sadece, yüzümde asılı kalmış bir sahte gülümseme... Sen yoksun...

İçimde gergin saatler.. Senin yokluğunda senin çokluğuna, içime sığmayışına, barajını yıkıp geçen bir nehir gibi, göğüs kafesimi kırışına ne demeli.. Ne demeli şimdi tuzlarından gözkapaklarımı açamadığım birikmiş gözyaşlarıma... Sana doyamayışıma, elimde yeni kesilmiş palmiye dalı, deli divane dolanışıma ne demeli.. Bizim şarkımızı söylerken -ki hiç de hüzünlü olmadığını bilirsin- sokaklarda ağlaya ağlaya göbek atışıma ne demeli.. Beni bilirsin, sen de kınama... Seni yaşıyorum sonuçta... Sen yoksun...

Bir zamanlar su gibi geçen zaman hangi adrese taşındı bilmiyorum.. Ardında bir not bile bırakmadan çekip giderken yerine geçmek bilmez dakikaları nöbetçi bırakmış.. Başım dik mi evet, göğsüm gergin evet , gözlerim gülüyor mu kesinlikle evet.. Peki neden içimde bir oynak bıçak gezinmekte.. Her nefeste bir oramı bir buramı kesmekte... Sebebi belli, ben de biliyorum... Seni deliler gibi özlüyorum sonuçta... Sen yoksun...

Sen yoksun yalnızım,

sokaklar yalnız kaldırımlar yalnız, yalnızlığa uzanıyor öylece caddeler.
Sen yoksun yalnızım, soğuk bir kimya işliyor ruhumu...

Sen yoksun yalnızım, yokluğuna ektim hüzünlerimi...



Küçük alıntı bir hikaye benim çok hoşuma gitti

PORTAKALLI ZEYTİNYAĞLI KEREVİZ...




Malzemeler
1 kilo kereviz

4 adet orta boy kuru soğan

4 adet orta boy havuç

1 adet büyük boy patates

1/2 su bardağı halis zeytinyağı

2 yemek kaşığı toz şeker

3 portakalın suyu

1 su bardağı su

tuz

Yapılışı
kerevizleri ve patatesleri soyuyoruz ve yıkıyoruz,elma dilimi şeklinde doğruyoruz,havuçları halka halka doğruyoruz,soğanını da küçük küçük doğradıktan sonra sırasıyla önce havuçları,patatesleri,kerevizleri ve soğanlarımızı tenceremize alıyoruz.Şekeri,tuzu,zeytinyağını üzerlerine gezdiriyoruz ,suyunu ve portakal suyunu da iave edip kaynatıyoruz.Daha sonra altını kısıp suyunu çekene kadar yaklaşık 25 dakika kadar pişiriyoruz...soğuduktan sonra afiyetle yiyiyoruz...

Afiyet olsun denemenizi tavsiye ederim portakal suyu değişik bir lezzet katıyor biz çok sevdik...



4 Ocak 2008 Cuma

KIŞ MEVSİMİ VE SAĞLIĞIMIZ İÇİN YAPMAMIZ GEREKENLER...

KIŞ MEVSİMİ VE SAĞLIĞIMIZ
Havalar soğudu,yeniden günlerin kısalıp gecelerin uzadığı,güneşin kendini daha az hissettirdiği soğuk havanın hakimiyetinde olan mevsime 'kışa girdik '.Enfeksiyonlara karşı direncimizi güçlendirmek gerek bunu da sağlıklı bir beslenmeyle yapabiliriz.


Güneşin yüzünü daha az gösterdiği bu aylarda , güneşsizliğe bağlı olarak D vitamini ihtiyacına dikkat etmek gerekiyor. Güneşin dik açılarda vurduğu özellikle öğle saatlerinde 20-25 dakika kadar açık havada güneşin enerjisini almak D vitamini ihtiyacımızı karşılamamızı sağlar.Balık bize D vitamini sağladığından tercih edilmesi gereken önemli bir besin olarak bize yardım eder.

Özellikle grip ve nezle hastalıklarından korunmak , savunma mekanizmamızı güçlendirmek için de A ve C vitamininden yeterli beslenmek gerekir.İşte bu sebeple sebzeler ve meyvelere ağırlık vermeliyiz. Narenciye ( portakal, mandalina, greyfurt ) , havuç, kivi, lahanagiller ( karnabahar, lahana , brokoli , Brüksel lahanası ) , yeşil yapraklı sebzeler ( maydanoz, tere, ıspanak ) A ve C vitamininden zengin besinlerdir. Meyve sularından çok meyveyi direkt yemek C Vitamininden daha fazla yararlanmamızı sağlar.

Salata ve sebze yemeklerini ana öğünlerimizde mutlaka bulundurmalı, günde 2-3 porsiyon mevsim meyvelerinden tüketmeye özen göstermeliyiz.Sebze yemeklerini pişirirken C vitamini kaybını azaltmak için , sebzeleri önce yıkayıp sonra doğramak , büyük parçalar halinde doğramak, haşlama sularını dökmemek , düdüklü tencerede pişirmek ,taze olarak tüketmek gerekir.

Magnezyum, selenyum ve çinko da bağışıklık sistemimizde etkili minerallerdir. Magnezyum ve çinko buğdayın embriyo kısmında bol miktarda bulunur bu yüzden beslenmemizde tam tane ekmeklerini tercih etmek , Çinko ve selenyumu bol içerdiği için balığa soframızda sıkça yer vermek , yağlı tohumlar ( fındık, ceviz)zenginliği açısından beslenmemizde yer almalıdır.

Yazın sıcaklar nedeniyle rahatlıkla içtiğimiz suyu kışın da ihmal etmemiz gerekir , su vücudumuzdaki bütün metabolik reaksiyonların temel direğidir . Kışın su kaybımız daha az olduğu için susama hissimiz azalır ancak su ihtiyacımızı yine de karşılamalıyız .

Soğuk hava nedeniyle kışın tercih ettiğimiz içecekler genelde sıcak içeceklerdir , sıcak içecek olarak çay ve kahve yerine bitki çaylarını tercih edebiliriz. Kuşburnu çayı C vitamini içerdiği için , rezene gaz sorunlarına iyi geldiği için ve su ihtiyacımızı karşılamaya yardımcı olduğu için bunları tercih edebiliriz.

DÜNYAMIZ MI? AHİRETİMİZ Mİ?

Dünyâ zıll-i zâildir. Ona güvenen nâdimdir (pişmandır).


O seninle kalsa da, sen onunla kalmazsın.Dünyâdan çıkmadan önce, kalbinden dünyâ sevgisini çıkar.


Dünyâ lezzetlerine aldanmıyan, Cennet ni’metlerine kavuşur. İki âlemde azîz ve muhterem olur.
Dünyâ harâbdır. Şerbetleri serâbdır. Ni’metleri zehrli, safâları kederlidir.



Bedenleri yıpratır. Emelleri artdırır. Kendini kovalıyandan kaçar. Kaçanı kovalar.


Dünyâ bala, içine düşenler de sineğe benzer. Ni’metleri geçici, hâlleri değişicidir.


Dünyâya ve buna düşkün olanlara inanılmaz. Çünki, bunlarda vefâ ve safâ bulunmaz !


Fânî olanın sevgisini kalbinden çıkar ki, bâkî olanı alasın.



Kendini bilen kişinin bu dünyâya düşkün olmasına şaşılır.


Şakîler dünyâya sarılır. Sa’îdler bâkî olana sarılır.


Bedeninle dünyâda ol, kalbinle âhıreti bul! Nefsin arzûlarını terk eden pâk olur, âfetlerden

selâmet bulur.


Allahü teâlânın râzı olmadığını terk edene, Allahü teâlâ ondan iyisini ihsân eder.


Dünyâyı anlıyan, onun sıkıntılarından üzülmez.


Dünyâyı anlıyan, ondan sakınır. Ondan sakınan, nefsini tanır. Nefsini tanıyan, Rabbini bulur.


Mevlâsına hizmet edene, dünyâ hizmetçi olur. Dünyâ insanın gölgesine benzer. Kovalarsan kaçar. Kaçarsan, seni kovalar...


Dünyâ, âşıklarına mihnet yeridir. Lezzetlerine aldanmıyanlara, ni’met yeridir. İbâdet edenlere kazanç yeridir. İbret alanlara hikmet yeridir. Onu tanıyanlara selâmet yeridir.


Anne karnına nisbetle, Cennet gibidir.

Âhırete nisbetle çöplük gibidir...

3 Ocak 2008 Perşembe

Koç burçlular buyrun...

Gurubunuz : Ateş
Uğurlu gününüz : Salı
Uğurlu sayınız : 9
Uğurlu taşınız : Pırlanta
Uğurlu renkleriniz : Ateş kırmızısı, nar çiçeği, al
Uğurlu çiçekleriniz : Lale, gelincik, papatya
Uğurlu kokularınız : Manolya, lavanta çiçeği
Uğurlu müzik : Hızlı tempolu parçalar ve marşlar
En belirgin özelliğiniz : Cesaret
En büyük emeliniz : Zafer
En büyük hatanız : Acelecilik
En büyük arzunuz : Liderlik


Koç burçlar kuşağının ilk burcu olup, Koç'lar hareketlilikleri ve enerjik oluşları ile tanınırlar. Koç burcunu tanımlayan cümle "BEN" dir. Bu burcun etkisi altında doğan insanlar coşkun , yaşamayı seven, canlı atılgan kişilerdir. Dış görünüşte çok pratik, düşünceleri yaşadıkları ortamla çok uyumludur. Yaratıcı bir merak sahibidirler. Sürekli olarak oyalanabilecek yeni serüvenler ve girişimler peşinde koşarlar. Atılgan olmakla birlikte amaçsız değildirler. Kendilerini eylemle kanıtlamak isterler, düşünmek onlara yetmez. Harekete geçmeden önce düşünmek alışkanlığını edinirse enerjik yaradılışları yardımıyla üretken olur, daha fazla şey yapabilirler. Yaşamdan ne istediğini bilir, onun peşinde koşarlar. Sabırsızlıkları ve öğüt dinlemez yaradılışları Yüzünden zaman zaman güç duruma düşer, başladıkları işi çoğu kez bitiremeden bırakırlar. Yeni şeylere başlamaya bayılır, fırsatları daha iyi değerlendirirler. Yaptıkları başkaları tarafından onaylanması onlar için çok önemlidir .Çabuk saldırıya geçer patavatsızca dahası kavga edercesine konuşurlar. Konuşmaları akıcı olmasına karşın konuyu abartır, gerçeği değiştirirler. Anlattıkları dinleyiciye çekici bir biçime sokmak için hayal güçleri ile olaya renk katarlar. Bu yüzden de hiç iyi diplomat olamazlar. Saflıkla poh pohlenmeye bayılırlar, ancak övgünün içten olmadığını anlayınca yıkılırlar. Dürüstçe eleştirilmediklerini anlarlarsa işlerini bırakır, bazen de öç almaya kalkarlar. Hareket etmek onlar için planda geldiğinden kısıtlanmaktan nefret ederler. Amaçlarına ulaşma konusunda çok tutundurlar. Bu yüzen her şeyi bir anda yitirebilirler. Dik kafalı olduklarından nedenler konusunda konuşmak istemezler. Olaylar onlara uyacak şekilde gelişmez ise sinirli ve huysuz olurlar.

Çabuk öfkelenir fakat çabuk yatışırlar, ancak olumsuz Koç'lar öfkelerini uzun süre korurlar Başkalarına yardım etmeyi severlerse de temelde çok bencildirler. Yardımı sadece sahnenin ortasında kalabilmek amacıyla yaparlar. Bencilliklerini çeşitli şekilde ortaya koyabilirler. Örneğin, kötü bir yalancı olabilmelerine karşın ufak bir zahmete katlanmamak için pervasızca yalan söyleyebilirler. Yine de onları kolayca duygulandırabilirsiniz. Her zaman gergin ve huzursuzdurlar. Zor koşullara istediklerini elde edinceye kadar katlanabilirler. Tehlikeden korkmaz, kendilerini kolayca tehlikeye atabilirler. Ya cesaret madalyası kazanır ya da yalnızca dikkatsiz ve tehlikeli bir sürücü olmakla ün salarlar. Yaşamayı sevdikleri için birinci olmak, herşeyin en iyisini yapmak isterler. Servet ve rahatlıktan çok ün peşinde koşarlar. Söz sahibi olmak için mantık ve diplomasi yerine zor kullanabilirler.

Tutkularının yanı sıra eğitimden, deneyden yoksun iseler çok aptal görünebilirler. Yenilgiyi hiç kabul etmediklerinden başarısızlıktan yılmaz, yeni serüvenlere atılmaktan çekinmezler. Kendilerini yeterince özgür hissediyorsalar hem işlerinde hem de kişisel ilişkilerinde daha uyumlu davranırlar. Koç burcunda doğan kişiler her şeyi daha çabuk kavrayıp zaman zaman hiciv yapar ve hiç olmayacak yerde herkesi güldürürler. Ancak hızları onlar için bir tehlikedir çünkü konudan konuya atlar ve bir mantık dizisi kullanmazlar. Doğum haritasında Merküri Balık bucuna düşmüşse daha yavaş düşünürler, fakat tepkileri yine hızlıdır. Unutkan olabilirler ve şaşırırlar. Karasızlarından ötürü bazen aptal bir görünüş alabilirler. Cinsel çekiciliklerini göstermeyi severler.

Koç burcunda doğanlar iyi bir ruh doktoru, maden işçisi, kaşif, mühendis, itfaiyeci, silah yapımcısı, dişçi ve profesyonel sporcu olabilirler. Yavaş , dingin ve güvenli işleri sevmezler. Yarışmayı gerektiren işlerde, gürültülü bir ortamda hele de sorumlu bir konumda iseler , içgüdülerini kullanarak çok başarılı olurlar. Koçlar önce ben dedikleri gibi önce benim çocuğum derler.

En büyük yanlışları ise çocuklarının okulda başarılı olması için zorlamalarıdır. Koç burcunda doğan çocuklar enerji doludurlar. disipline karşı gelirler ama disiplin onlar için çok önemlidir. Ders çalışmak için yeterli sabırları olmadığından hemen oyuna koşarlar. Karneleri tembellik, dikkatsizlik ve ilgisizliklerini gösterir fakat pratik yolunu buldukları zaman enerjileri onlara yardımcı olur…

2 Ocak 2008 Çarşamba

Arnavut Kurabiyesi...(denemeniz lazım...)


Malzemeler

3 yumurta (1 bütün 2 sinin sarısı akını üstüne sürmek için ayırıyoruz)
NOT: yumurtalarınız oda ısısında olursa daha iyi sonuç alırsınız
1 su bardağı pudra şekeri
yarım paket oda ısısında margarin
1 çay bardağı yoğurt
2 paket kabartma tozu
1 paket vanilya
Aldığı kadar un


Yapılışı
yumurtalarımızı ve pudra şekerimizi yoğurma kapımızın içine alıyoruz ve şekeri yumurtalara yediriyoruz yoğurdunu ilave edip ardından da yumuşak margarini ilave ediyor ve iyice yoğuruyoruz.Kabartma tozu ve vanilyasını da ilave edip Yavaş yavaş ununu ekliyoruz.Kurabiyemizin hamuru yumuşak eline yapışacak vaziyetde olmalı bu kıvamı bulunca hamurumuzu yuvarlayarak kurabiyelerimize şekil veriyoruz ve yağlanmış fırın tepsisine diziyoruz üzerlerine çatalla artı şekli yapıyor ve toz şeker serpiyoruz...önceden ısıttığımız fırında 150 derecede pişiriyoruz.Fazla pembeleşmemesi lazım !!!

Afiyet Olsun ...
Arkadaşlar denemenizi isterim çayın yanında çok güzel gidiyor...

YARATANDAN ÖTÜRÜ SEVMEK…

YARATANDAN ÖTÜRÜ SEVMEK…

Sevmek yaşamın kıymetini anlamaktır,her şeyi ve herkesi yaratandan ötürü sevmek sevginin çekirdeğini özünü oluşturur.Kısacık hayatta kavgadan ,dövüşten,kalp kırmaktan,birbirini incitmekten kolay ne vardır? Zor olan sevmektir,hatta sevilmeden dahi sevmektir…Kuşu,kelebeği,çiçeği,böceği,anayı,babayı,kardeşi,yari kimi ve neyi olursa olsun sevmek büyük meziyettir.

İyilik edene iyilik etmekten ,seni seveni sevmekten kolayı yoktur,marifet kötülüğe iyilikle ,sevgisizliğe sevgiyle karşılık vermektedir.Seven kalp kendini sürekli yeniler,pas tutmaz her vakit sıcak ve temizdir…Sevginin sıcaklığı ısıtınca yüreğini,sarınca içini insan insanlığını anlar,silkinir,kendini toparlar.
Sevmenin tadına varan yeniden doğar ışıldar,Dünyanın en güzel duygusu sevmek,sevilmek,sevgidir bu mutluluk hiçbir şeyle değiştirilemez,yeri başka şeylerle dolmaz,doldurulmaz bu güzelim duygunun .EN ASİL KALP;SEVEN VE SEVİLEN KALPTİR…

Sevmeyi bilen yaşamanın kıymetini,mutlu olmayı da bilir.Koşulsuz karşılıksız sevince her şey kendiliğinden yoluna girer,çıkar sevgilerinin arttığı,anne babaların bile çıkarlar için sevildiği,birbirimize selam verip,alırken bile korkarak verilip alınıldığı,insanların her şeyde bir kötülük aradığı bir zamanda yaşıyoruz,bu zamanda sevmek en değerli hediyedir sevmeyi becerene,sevmek sevilmek zordur fakat imkansız değildir…

Yüreğini size açan,sizi sarıp sarmalayan,sevgisiyle sizi kuşatan birisini bulursanız tavsiyem onu kaybetmeyin çünkü böylesine sevene bu zamanda az rastlanır…Çıkar ilişkileri ile dolu bu zaman da çıkarsızca,yaratılanı yaratandan ötürü seveni bulduğunuzda ona sımsıkı sarılın ve sevdiklerinize SENİ SEVİYORUM demekten sakın yüksünmeyin ….Sevmek yüksünmeyi gerektirecek en son şeydir.Gurur duyulması gereken,övünülecek eşsiz bir duygudur sevmek….

Seven kalp en değerli kalptir,sevmeyi bilen sevebilen insan hayata 1 -0 Galip başlar…
HER ZAMAN GALİP GELMENİZİ VE SEVİP,SEVİLMENİZİ TEMENNİ EDERİM….

Sevgiyle kalın,sevmenin kadrini kıymetini bilin ki sevilesiniz….unutmayın ki insan karşısındakine nasıl muamele ederse öyle muamele görür… Hak ettiğiniz gibi yaşamak için herkese hak ettiği şekilde yaklaşın ,yaklaşın ki üzülmeyin….

1 Ocak 2008 Salı

Merhaba

İçsesimin ısrarlarına dayanamayarak en sonunda bir blog açtım,inşallah beğeneceğiniz bir blog olur,hadi hayırlısı bakalım...
Boğa Buçlular Buyrun;

Boğa (21 Nisan – 20 Mayıs)
Tanımlayan söz:
Kendimi sahip olduklarımda arıyorumOlumlu ve yapıcı kullanıldığında: Kararlı ve sadık, güvenilir, zevk sahibi, sakin, huzur verici, pratik ve ekonomik, verimliKötü kullanıldığında ve abartıldığında: İnatçı ve mantıksızca duygusal, fazla sahip olmacı, inatçı, zevklere fazla düşkün, tembelce ve ağır, sadece maddi kazanç peşinde



Yönetici gezegeni: Venüs



Elementi: Toprak



Niteliği: Sabit



Mitolojisi: Boğa tarih boyunca verimlilik sembolü olarak görülmüştür. Boğa pek çok Mısır kültünün dini simgesi halindedir. Kaldeliler kendi mimarilerinde çeşitli boğa figürleri kullanmışlardır. Yunan mitolojisinde Boğa Minos Boğası olarak yer alır. Büyümekte olan Ay'ın biçimiyle, Boğa boynuzları arasında da bir benzerlik görülür ve günümüzde Girit'te boğanın boynuzlarını anlatan pek çok taş bulunmaktadır. Balkanlarda da benzer biçimde kalıntılara rastlanır.



Vücutta karşı geldiği bölge: Boyun ve boğaz, tiroid beziRengi: Yeşil, toprak renkleri Metali: BakırTaşı: ZümrütEn uyumlu olduğu burçlar: Başak ve OğlakEn zorlandığı burçlar: Aslan, Akrep ve Kovaİlişkilerinde eğilimleri: Boğa ilişkilerinde güvenlik ve sağlamlık arar. Uzun vadeli düşünür ve sadakata inanır. Yatıştırıcı, huzur verici bir yapısı vardır. Ancak aynı zamanda sahip olmacıdır ve güvensiz hissederse güçlü bir kıskançlık sergileyebilir. Yapıcı ve kararlı olması ona ilişkilerinde uzun vadeli, kazançlı sonuçlar getirir.



Avantajları:Ona güvenebilirsinizKararlı ve güven vericidir. Sizi yüz üstü bırakmayacaktır. Zevk sahibi olması, barışa ve uyuma önem vermesi en iyi özellikleridir. Fiziksel açıdan tutkulu ve tensel açıdan güçlüdür. Verimli ve ortaklaşa çalışmalarda yaratıcıdır.


Zayıflıkları: Ancak Boğa’nın İnatçılığı ve akılsızca direnişi zayıf yönüdür. Bu durum kıskançlık söz konusu olduğunda ilişkilerde kilitlenme yaratabilir. Yeteri kadar yaratıcı ve esnek düşünemeyebilir. Daha fazla esnekliğe ve hayal gücüne ihtiyacı vardır. Muhafazakarlığı yüzünden kendini geliştirmekte zorlanabilir.
Venüs’ün burcu olan Boğa dişil, manyetik çekiciliğe sahip bir burçtur. Huzurlu yapıları ve sakinlikleri ile aktif biçimde değil ancak, pasif şekilde başkalarını kendilerine doğru çekme gücünü sahiptirler. Aynı zamanda Boğa tensel açıdan karmaşık olmayan, cinsellikte bedensel arzuları güçlü biçimde vurgulayan bir burçtur.
Çok fazla söze girip, olayı karmaşıklaştırmadan, açık bir tavırları vardır. Sözler yerine müzik, ya da dokunsal olan şeyler onların cinsel heyecanlarını arttırabilir. Güven veren bir arkadaş ya da düşman olduklarında son derece kararlı bir rakip de olabilirler. Boğa’lar uzun vadeli ilişkileri tercih ederler. Çoğu zaman gençlikt tensel arzuları nedeniyle, yanlış partnerlere de sürüklenme tehlikeleri vardır. Ancak zaman içinde, olgunlaştıkça, daha kararlı ve ayırımcı olmaya başlarlar.
Tıpkı boğalar gibi, hemen kızıp sinirlenmezler ancak aşırı kışkırtma altında öfkelerini yatıştırmaları son derece zor olacaktır.


Boğa Kadını’nın yaklaşımı:
Boğa kadını dişilik özelliklerini güçlü bir biçimde yansıtır. İlgili gezegen Venüs onlara yuvarlak hatlar, sessiz ama çekici bir albeni ve tensel hazlar verir. Haritalarında Venüs’leri güçlü olan Boğa kadınları güzel olmaya, giyime ve rahatlığa, konfora önem verirler. Bu bakımdan Boğa kadını erkekler için, ideal, uyumlu dişi figürü gibi görünürler.
Sadıktır ve aynı kararlılığı ve huzuru karşısından da bekler. Güvenliğe önem vermesi nedeniyle ilişkilerinde para ve güç dolaylı yoldan da olsa önem kazanır. Boğa kadını karşısındakinin güçlü ve gizemli olmasını tercih eder. Güçlü bir ilişkide karşısındakinin onu kıskanması ona gizli bir biçimde keyif verebilir.
Muhafazakar bir yapıda olduğu için fazla flörtçü olduğu söylenemez ancak Venüs’ü İkizler burcunda olan Boğa kadınları çok daha hareketli ve ilişkilerinde renkli bir görünüm sergilerler. Venüs’leri Boğa ya da Yengeç burcunda olan kadınlar ise daha anaç ve ailevi değerleri ön plana alabilirler. Boğa’nın bu görünümü çok daha gelenekçi ve her şey uğruna keyfinin, kurulu düzenin bozulmasını istemezler.
Boğa kadının doğaya yakın olmak gibi, doğal, verimli bir yapısı vardır. Genel olarak düzen ve alışkanlık yanlısıdırlar. Büyük sürprizlerden ya da ani gelişme ve şakalardan hoşlanmayabilirler. Eğer çok hareketli ve zihinsel yönden fazla heyecan bekleyen birisi iseniz, Boğa size göre olmayabilir, zira Boğa alışılmışın dışına çıkmaktan çok haz duymaz.
Genel olarak çok karmaşık şeylerden hoşlanmazlar ve düşündüklerini basit ama etkin bir biçimde ortaya koymayı severler. Söz verdiklerinde mutlaka bunu tutmak isterler ve aynı şeyi partnerlerinden de isterler. Onları mutlu etmek için güven geliştiren, keyif getiren hediyeler alabilirsiniz. Çocuksu olduklarını da söyleyebiliriz.
Boğa kadınları eş olarak, maddi konularda son derece yetenekli ve destekleyici olabilirler. Ayakları yere basmayan eşlerini daha becerikli olmaya yöneltebilirler ve değerleri korumaya çalışırlar. Bu bakımdan eşlerinin yanında ekonomi yapmak ve iş hayatında yer almak onlar için çok zor olmaz. Somut düşünceleri vardır.


Boğa Erkeği’nin yaklaşımı:
Boğa erkekleri de son derece fiziksel ve aşka açık kişilerdir ancak ilk planda onları hemen harekete geçirmek için daha fazla çaba sarfetmek gerekebilir. Genel olarak sessiz ama güçlü tiplerdir hatta maço eğilimler de gösterebilirler. Ancak yakın planda bu sert görünümleri yerine yumuşaklık ve huzur yansıtırlar.
Biriktirmeyi seven, maddi konularda becerikli tiplerdir. Ağır ağır ama hedefe kitli bir biçimde hareket ederler. Fiziksel görünümlerine önem verirler ve rastgele giyinmek yerine dayanıklı, pratik ama düzgün bir giyinme stilleri vardır. Diğer erkeklere göre renk uyumuna daha fazla özen gösterirler.
Yapıcı bir karaktere sahip oldukları için, özellikle huzura ve kararlı bir evlilik arayanlar için ideal bir eş gibi de görünebilirler. Ancak Boğa değişikliklere ve yeniliklere hemen uyum sağlamakta zorlanan bir burç olduğu için, eğer eşi derin ve psikolojik açıdan zorlayıcı bir dönemden geçmekteyse, eş olarak sizi anlamakta zorluk çekebilir ve çok daha yüzeysel düşünebilir.
Romantik duygular söz konusu olduğunda kendini güven içinde hissetmek isteyeceğinden, başkaları ile karşılaştırmak gibi bir durumda çok ters tepkiler verebilirler. Eğer Venüs Koç ya da İkizler’de ise daha esnek olabilirler.